Hayat Yaşamaya Değer
Büyük Erdemler Risalesi ile geniş bir okur kitlesine ulaşan André Comte-Sponville, bu defa Hayat Yaşamaya Değer’de entelektüel gelişimini, düşüncesinin köşe taşlarını, yalın bir üslupla anlatıyor.
İkili DevletDiktatörlük Teorisine Bir Katkı
Totaliterlik, otoriterlik ve faşizm araştırmalarında klasik değeri kazanmış bir eser.
Tıpkı Bir Yaprak GibiDonna J. Haraway ile Söyleşi
Tıpkı Bir Yaprak Gibi, “primat”, “konumlu bilgiler”, “siborg”, “teknobilim” gibi kavramlarla konuşan, feminizm-bilim ve siborg-beden ilişkisini yeniden düşünmeyi öneren Donna J. Haraway’in özel yaşamından, teoloji ile ilişkisinden eylemciliğine, üniversite deneyiminden öğrencileri ile ilişkisine, biyolojiden vampir kültürüne kadar çeşitli yaşam kesitleri ve meşgaleleri hakkında tatlı tatlı anlattıklarından oluşuyor.
Marx & FoucaultOkumalar, Kullanımlar, Yüzleştirmeler
Marx ve Foucault, eleştirel teorinin görmezden gelemeyeceği iki büyük kaynak; farklı zamanların, birbirine yakın ve bir o kadar farklı meselelerini gündemlerine almış düşünürler... Bu çalışma iki düşünür arasındaki karmaşık ilişkileri aydınlatmak, bu ilişkilere yeni bir gözle bakmak isteyen yazarların düşüncelerini bir araya getiriyor.
Geçmişi Kullanma KılavuzuTarih, Bellek, Politika
Geçmişi Kullanma Kılavuzu, tüm dünyada yükselen bellek ve hakikat taleplerine kulak verirken onun kötüye kullanımlarına, geçmişin “bellek turizminin” konusu haline getirilmesine karşı bizleri uyarıyor ve uzun süre kapanmayacak bir tartışmayı aydınlatmak için bizleri hem geçmişe hem de bugüne dair bir sorgulamaya davet ediyor.
Zenci Aklın Eleştirisi
Günümüzün önde gelen post-kolonyal düşünürlerinden Achille Mbembe, zenci olma konumu ve ondan kaynaklanan toplumsal tasarımları inceleyerek, yükselen yeni ırkçılık biçimlerinin üzerine ışık tutuyor.
Demokrasiyi DemokratikleştirmekÖzgür Konuşma
Étienne Balibar’ın düşünce ve ifade özgürlüğünün aciliyeti ve değeri konusunda kaleme aldığı denemelerden oluşan, Barış İçinAkademisyenler’e ithaf ettiği kitabı Demokrasiyi Demokratikleştirmek– Özgür Konuşma, düşünürün 2018 yılında Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Hrant Dink İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Konferansı’nda yaptığı sunumla başlıyor.
Müphemlik Kültürü ve İslâmFarklı Bir İslâm Tarihi Okuması
Dinî literatürün yanı sıra edebî metinlerden geniş ölçüde yararlanarak son derece zengin bir malzemeyle ve iddiayla, heyecanla yazılmış, gerçekten farklı bir İslâm tarihi okuması.
Demokrasi Dışı SiyasetOtoriterlik, Diktatörlük ve Demokratikleşme
Demokrasi Dışı Siyaset: Otoriterlik, Diktatörlük ve Demokra-tik-leşme kitabında Xavier Márquez demokrasi dışı siyaset içerisindeki belirgin ayrım ve farklılıkları ortaya koymakla kalmıyor, demokratikleşme sürecinin sancılarını masaya yatırarak bazı rejimlerin nasıl bir yandan otoriter/antidemokratik öğeler barındırırken, diğer yandan demokratikleşme yolunu katedebildiklerini canlı örnek ve gözlemlerle aktarıyor.
Hitler Üzerine Notlar
Bir Alman’ın Hikâyesi’nin yazarı Sebastian Haffner’den, etkileyici bir Adolf Hitler portresi. Hitler üzerine hem bir analiz hem de bir duygusal değerlendirme: Onun Almanya’ya, Almanlar’a, insanlara, insanlığa “neler ettiğine” dair bir manevi muhasebe…
Komplo TeorileriDisiplinlerarası Bir Giriş
Çok fazla insan komplo teorilerine inanıyor, bunları kurguluyor, yeniden üretiyor ve dolaşıma sokuyor. Üstelik tüm bunlar bazı durumlarda ciddi belirleyiciler haline de gelebiliyor. Kerem Karaosmanoğlu bu kitapta komplo teorilerinin teorisini yapıyor.
Sol Popülizm
Sol ve sağ karşıtlığının artık geçersiz olduğunu iddia eden “merkezde konsensüs” yaklaşımı, politikayı teknokratik biçimde düzenleyerek, kitlelerin siyasal olana yabancılaşmasını hızlandırdı. Chantal Mouffe, Sol Popülizm’de, bu gelişme karşısında sol politikaların neden ve nasıl yetersiz kaldıklarını tespit edip, sınıf özcülüğüne saplanmadan, hasımcı siyasal anlayış temelinde, radikal bir demokrasi mücadelesini yeniden canlandırmayı öneriyor.
Hayvan KuramıEleştirel Bir Giriş
Derek Ryan Hayvan Kuramı’nda, “hayvan” ve “hayvanlık”ı teorik tartışmalar ışığında inceliyor.
Althusser ve Biz
Felsefeci, Marksist bir entelektüel ve eğitmen olarak Louis Althusser, Machiavelli’den Marx’a siyaset kuramını ve tarih felsefesini özgün bir tarzda yenilemiş, kuramını daima pratik siyaseti düşünerek geliştirmiş bir düşünür. Althusser ve Biz, onun öğrencisi olmuş, onunla aynı siyasal ve kültürel iklimi paylaşmış, günümüzün önemli düşünür ve yazarları arasında yer alan yirmi isimle gerçekleştirilmiş söyleşilerden oluşuyor.
Carl Schmitt'in Meydan Okuması
Schmitt’in liberalizmi en iyi kavrayan figürlerden biri olduğu açıktır. Bilhassa devlet, hukuk ve temsilî kurumlar üzerine yazdıkları büyük yankı uyandırmış, bilhassa rasyonel bir uzlaşma zemininin olanaklı olmadığını iddia etmesi ve siyasalı dost-düşman ikiliği olarak kavraması büyük tartışmaları beraberinde getirmiştir. Chantal Mouffe’un derlediği makalelerden oluşan Carl Schmitt’in Meydan Okuması bu iddiaların hem kendileriyle hem de politik sonuçlarıyla, dolayısıyla günümüze kadar uzanan etkileriyle yüzleşen makalelerden oluşuyor.
Gramsci'nin İki HapishanesiFaşist Hapishane ve Komünist Labirent
Franco Lo Piparo, Gramsci’nin mektuplarında hem faşist yönetimin hem Stalinci sansürün denetiminden kaçmak için kullandığı mecazi ifadelerin arkasındaki gerçeği aydınlatmaya çalışıyor. Bu büyük sosyalist düşünür ve siyasetçinin hem faşizmin hem Komintern’in Stalinci pratiklerinin tutsağı olarak verdiği fikrî mücadeleye ışık tutuyor.
Kant'ın Siyaset Felsefesi Üzerine Dersler
Hannah Arendt’in 1970’te Kant’ın siyasi felsefesi üzerine verdiği dersler, hem Kant’ın hem de asıl, Arendt’in düşüncesinin yeniden inşasına katkıda bulunmuştur. Kant’ın Yargı Yetisinin Eleştirisi eserine odaklanan Arendt, bu muhakemeye dayanarak, kendi siyaset felsefesini geliştirip tamamlar.
Yapı'dan Sonraki YolFelsefi Makaleler (1970-1993)
Otobiyografik Bir Mülakatla Birlikte
Otobiyografik Bir Mülakatla Birlikte
“Paradigma” kavramının bilimsel-teorik dünyanın da dışına taşarak yaygınlaşması, onun eseridir: Thomas Kuhn’un 1962’de yayımlanan Bilimsel Devrimlerin Yapısı kitabı, bakış açısını, düşünme biçimini tanımlayan bu kavrama “şöhret” kazandırmıştı. Elinizdeki kitap, bu çığır açıcı eserindeki hipotezleri üzerine düşünmeyi sürdüren Kuhn’un ilginç sorgulamalarını yansıtıyor.
Faşizmden Popülizme
Federico Finchelstein, Faşizmden Popülizme adlı bu kitabında, popülizmin ulus-ötesi karakterini tanıyarak, onu iki savaş arası dönemde, İkinci Dünya Savaşı sonrasında ve Soğuk Savaş atmosferi içerisinde kavrıyor. Böylelikle popülizmi faşizme eşitleyen görüşleri bertaraf ederken, faşizm mirasından devraldıklarını göstererek, onu post-faşist bir bağlam içerisinde kavramamıza imkân tanıyor.
Prens: Machiavelli’nin Muazzam Muamması
Utku Özmakas, Machiavelli’nin kavramları müphem bırakan, metaforlarla ilerleyen düşünme tarzındaki hikmetin zevkine varır ve vardırırken, bu düşüncedeki zengin olanakları, olasılıkları arıyor.
Hepsi Aynı Şeyi Söyleyecekse Bu Kadar Çok İktisatçıya Ne Gerek Var?Çoksesli Bir İktisat İçin Manifesto
“Uzmanların” televizyonlarda hararetle tek bilimsel doğru gibi sundukları iktisatla ilgili bilgiler gerçekten tarafsız, nesnel bilgiler midir? Neoliberalizmin amentüsü olan, Margaret Thatcher’in ünlü “Bunun alternatifi yok” sloganı, akademik dünyadaki dogmatizmden beslenmiyor mu? Teksesli iktisat korosu bir siyasal tahakküm aracı değil mi?
Solun MelankolisiMarksizm, Tarih ve Bellek
Devrimci yasın özgürleştirici potansiyellerini soruşturan Solun Melankolisi, iki asırdır dünyayı değiştirmeye kendini adamış insanların anısını bugünün mücadelesine kazanmaya çağrı yapan, sol kültür üzerine yeniden düşünmek için tekrar tekrar okunması gereken bir kitap: “Hatırlamak, kurtarmak demektir; geçmişi kurtarmak ise şimdiyi değiştirmek anlamına gelir.”
Siyasette ve ToplumdaNarsisizm, Ayartma ve İktidar
Günümüzde medya ve internetin de tahrik ettiği sorunlu narsisizm, hayatın her alanında kendini gösterdiği gibi, politikaya da damgasını vuruyor. Kitabın odaklandığı mesele de, burası: politik narsisizm ve “güçlü lider” karizması etrafında gelişen popülizm. Faşizan bir popülizmin ve yabancı düşmanlığının dünyanın birçok yerinde güçlenmesinin, narsisizm “modasıyla” nasıl bağları var? “Güçlü adama” duyulan özlem, ne gibi narsistik özlem ve yaraları anlatıyor? Narsisistleri bu kadar çekici kılan nedir?
Kratylos
Kratylos’ta Platon “adların doğruluğu” tartışması üzerinden dil konusunu ele alır. Adların ait oldukları şeylerle ilişkisini birbirine zıt iki varsayımdan hareketle sorgulayan Kratylos ve Hermogenes’e Socrates’in verdiği yanıtları aktarırken, dilin hem bilgi hem de varlıkla ilişkisi üzerine düşünür.