İstenmeyen ÇocuklarRoboski Katliamını Hatırlamak ve Hatırlatmak ZAROKÊN NEXWESTÎ Xebata Bîrîranin û Bibîrxistina Komkujiya Roboski
28 Aralık 2011’de, Türkiye’ye ait savaş uçakları, Şırnak/Uludere’de Roboski (Ortasu) ve Bejuh (Gülyazı) köylerinin sınıra sıfır noktasında, “kaçağa gitmiş” 34 köylüyü ve katırlarını bombalayarak öldürdü... Unutulmasın diye.
İm Bilse Er ÖlmesNâzım Hikmet ile Don Quijote’nin Arzu Serüvenleri
Nâzım Hikmet, köşeye sıkışmış hissettiği anlarda kimlere, hangi kahramanlara öykünüyordu, sığınıyordu? En önemlisi, adına şiir yazdığı Mahzun Yüzlü Don Quijote, bu kahramanlardan biri miydi?
Bizim AvrupamızÇözülüyor mu, Yoksa Başkalaşıma mı Uğruyor?
Avrupa, çoğu zaman sancılı olan dönüşümlerin, başkalaşımların tarihidir. Bir ve bölünmüş olmayı, farklılıkla birlik özlemlerini aynı zamanda içinde taşır. Hukukun ve keyfî kararların, demokrasi ve zulmün, medeniyet ve barbarlığın iç içe olduğu bir tarihtir bu.
Dijital Politik Fanteziler
Itır Akdoğan Dijital Politik Fanteziler’de salt kuramsal çerçeveyle yetinmeyip, farklı çevrelerden ve gruplardan insanlarla yaptığı derinlemesine görüşmeler aracılığıyla insanların kendi toplumlarındaki değişimde iletişim teknolojilerinin rolünü nasıl algıladıklarını etraflıca inceliyor.
Çatışma Çözümleri ve Barış
2013 ilkbaharında başlayan Barış Süreci, Türkiye’de Kürt sorunu ve politikasında nasıl bir dönüm noktasını ifade ediyor? Onlarca yıllık sorunun bir çözüme kavuşmasında bir aşama mı bu, yoksa sürüncemenin yeni bir merhalesi mi? Çatışmasızlık ortamından veya uzunca bir ateşkesten öte bir barış ufku görünüyor mu? Murat Aktaş’ın birçok uzmanın katkısını bir araya getiren derlemesinde, bu sorulara cevap aranıyor.
Yoldaşını Öldürmek
Aytekin Yılmaz Yoldaşını Öldürmek’te dünyadaki örnekleri bilinen, Türkiye’deki örnekleri ise suskunluğa mahkûm edilmiş yoldaş infazlarını ele alıyor; 1991-2000 sürecinde hapishanelerde yaşanmış örnekleri, kişisel tanıklıklarla gözlerimizin önüne seriyor.
Dağ Başında, Enkaz AltındaArama Kurtarma Güncesi
Tecrübeli bir arama-kurtarmacı, Yılmaz Sevgül, arama-kurtarma faaliyetinin heyecanlı dünyasını olanca canlılığıyla anlatıyor. Depremde, enkazda, dağ başlarında, kaya duvarlarında, kanyon labirentlerinde, kabaran sellerde, yangınlarda, mağaralarda… Zayıf bir sesin, bir iniltinin, bir nefes kıpırtısının peşinde…
Eşitsizliğin BedeliBugünün Bölünmüş Toplumu Geleceğimizi Nasıl Tehlikeye Atıyor?
Dünyanın en etkili birkaç iktisatçısı arasında gösterilen ve 2001’de Nobel İktisat Ödülü’nü kazanan Joseph Stiglitz, Eşitsizliğin Bedeli’nde gelir eşitsizliği konusuna önemli bir katkı yapıyor. ABD’de ortaya çıkan 2008 Krizi’ni ve dünya geneline hâkim olan Büyük Durgunluk’u sade bir dille ve derinlemesine açıklayan Stiglitz, kendi deyimiyle, yüzde 1’lik
kesimin devleti, yargıyı ve demokratik süreci ele geçirerek yüzde 99’un üzerinde nasıl egemenlik kurduğunu kapsamlı şekilde ele alıyor.
Tuhaf Günler Peşimizde
J. E. Bellocq, New Orleans genelevlerine fahişelerin fotoğraflarını çekmek için giden ve onlara sadece poz vermeleri için para ödeyen bir fotoğraf sanatçısı. Halil Turhanlı, Çanakkale’den ve “Çanakkaleli Melahat’i kızkardeş kabul ediyorum” diyen Ece Ayhan’dan selam götürüyor ona. Daha kimlere kimlere selam taşıyor, daha nerelere nerelere uğruyor Halil Turhanlı...
Canına Tak Eden Kadınlar
Kadınların kurbanı olduğu cinayetlerin sıradanlığına oranla, kadının kocasını öldürmesi, istisnai ve şaşırtıcı bir “olay” sayılır. Sibel Hürtaş, işte bu “olayların” failleriyle konuşuyor, onları konuşturuyor. Canına tak eden kadınların hikâyeleri… Dayak, cinsel şiddet, manevî baskı, çocuğuna yapılan işkence ve envai çeşit eziyet karşısında dayanma gücü kalmayıp kocasını öldüren kadınların hikâyeleri...
"Öl Dediler Öldüm"Türkiye’de Şehitlik Mitleri
Serdar M. Değirmencioğlu’nun hazırladığı derleme, sosyal bilimlerin bu önemli ve tabu konu karşısındaki sessizliğini bozarak, şehitlik mitolojisinin türevlerini ve yansımalarını inceleme amacı güdüyor. Kitapta, şehitlik kavramının farklı dönemlerdeki ve farklı bağlamlardaki kullanımları ele alınıyor: Çanakkale Savaşı, 27 Mayıs… İslâmcılıkta, Alevilikte ve radikal solda şehitlik kavramının yeri ve dönüşümleri...Şehitlik söylemi nasıl yeniden üretiliyor...Şehitlik mitolojisi kamusal alanı nasıl çatışma belleğinin hâkimiyetine sokuyor?
Esas Duruşta Cinayet
İsmail Saymaz Esas Duruşta Cinayet’te, çeşitli örnekleriyle asker ölümlerini mercek altına alıyor. Tahkir, kötü muamele, dayak, eziyet, intihar ve cinayet sebebiyle hayatlarını kaybeden askerlerin başlarına gerçekte ne geldiğini araştırıyor, ölümlerin gerçek sebeplerini ve bunların üzerinin nasıl örtüldüğünü ortaya koyuyor. Başka canların
sorumsuzca feda edilmesine göz yumulmasın diye…
Şiddet, Siyaset ve MedenilikKarabasanlar İçinde Türkiye
Şiddeti yok etmek mümkün değilse, o zaman buna teslim olmadan, bu gerçeği nasıl dönüştürebilir, bir siyasal pratiğe çevirebiliriz?
Elinizdeki kitap, şiddet karşıtı siyaset geliştirmek için siyaset ve şiddet üzerine düşünmeye davet ediyor.
MuktedirTürk Sağ Geleneği ve Recep Tayyip Erdoğan
H. Bahadır Türk, bu kitabında Erdoğan’ın analitik siyasal portresini çiziyor. Onun bütün konuşmalarını, bütün siyasal deneyimini mercek altına alan, olağanüstü titiz çalışılmış bir portre bu. “Özgün” ve “yeni” tarafı yanında, Erdoğan’ı merkez sağ geleneğin uzun tarihi içinde yorumlayan bir portre… Menderes-Demirel-Özal’la benzerlikleri ve farklarına bakarak…
Türkiye ve Ermeni HayaletiSoykırımın İzinde Adımlar
Her ikisi de gazetelerinde Türkiye muhabirliği yapan Guillaume Perrier ve Laure Marchand, röportaj ve araştırmalardan oluşan bu derlemede, bir yüzyıl aradan sonra soykırımın hâlâ capcanlı olan gerçekliğini ve soykırımın inkârının “hasta” ettiği Türk ve Ermeni toplumları üzerinde yarattığı sonuçları keşfe çıkıyorlar. Adları değiştirilmiş, evleri, kiliseleri yıkılmış köylerde, soykırımda canını kaybetmiş, yahut bir şekilde kaçmış, kurtulmuş insanların çocuklarını, torunlarını bulup konuşturuyorlar. Resmî tarihin karşısına, onların hikâyelerini, onların tarihlerini koyuyorlar.
Sandıkla Meydan OkumakTürkiye’de Kürtlerin Siyasi Yolculuğu
Watts, tüm yıldırma girişimlerine rağmen siyasetten vazgeçmeyerek hem devletin resmî anlayışına hem de bir yanıyla silahlı mücadeleye “meydan okuyan” Kurdî politikacıların 1990-2008 arasında ülkedeki siyasi kurumları, mekanizmaları kullanmalarını ve çalışmalarının etkilerini kapsamlı şekilde inceliyor.
O Gün
Doğu’daki kırsal kalkınma çalışmalarına hâkim olan mantığı, Kavar’daki deneyiminden hareketle sorguluyor Nurcan Baysal: “Kim ‘kalkındıracak’? Niye biz ‘kalkındıranız’? Kim demiş masada yemek yemenin daha iyi olduğunu? Ya kalkınma adına yaşamın çeşitliliğini yok edersek? Kim tanımlamış yoksulluğu? Kim kime göre yoksul? Kalkınma adına mı döşeniyor bu otobanlar? Kalkınmayı nasıl insanileştirecektik? Adalet ve eşitlik olmadan kalkınma olur mu? Dili, kimliği ve kültürü görmeyen bir kalkınma olur mu? Onurlu yaşam hakkı kalkınmanın neresinde? Eşitsizlikleri göz ardı eden bir kalkınma neye yarar?”
Türk Erkeği ve Diğer MucizelerZihinler Altında 20.000 Fersah
Türk Erkeği ve Diğer Mucizeler, yıllardır süren bir arşiv ve bağlam çalışmasının ürünü olan Zihinler Altında 20.000 Fersah serisinin ilk kitabı. Toklucu, yıllara yayılmış silik bağlantıların izini sürerek nev-i şahsına münhasır memleket hallerini birbirine bağlayan bir “Zihniyet Haritası” çiziyor.
Diasporada Türk-Kürt SorunuAlmanya ve İsveç’te İkinci Kuşak Göçmenler
İsveç ve Almanya, Kürt diasporasının Türkiye ve Kürdistan’daki gelişmelere en fazla etki ettiği iki ülke olmuştur. Bahar Başer, bu iki ülkeye bakarak ve Türklerle olduğu kadar –hepsi bir şekilde ‘seferber olmuş’– Kürt gençleriyle de konuşarak, Avrupa’daki Kürt ve Türkler arasındaki ilişkilerin daha önceki araştırmalarda gördüğümüzden daha karmaşık bir tanımını ve analizini sunuyor.
MARTIN VAN BRUINESSEN
Erkeklik Ofsayta DüşünceFutbol, Eşcinsellik ve Halil İbrahim Dinçdağ’ın Hikayesi
“İlk hakemlik yıllarımda çok agresiftim. Aileme küfür edildiğini duyunca tribüne dönüp cevap veriyordum. Hakemi aslana, sahayı kafese, seyircileri de kediye benzetiyorum. Kediler maç boyunca aslana kafa tutuyor. Ama maç bitince aslan kafesten çıkıyor, seyirci hiçbir yerde yok. Olgunlaştıkça hiç umursamamaya başladım. Bana ‘ibne’ demeleri beni sadece güldürür. Ben eşcinselim, ‘ibne’ değil. Seyircinin de ‘ibnelik’ten anladığı zaten entrika çevirmek…”
Bir Daha Asla!Geçmişle Yüzleşme ve Özür
Elinizdeki kitabın odak noktası, devletlerin geçmişte işledikleri suçlar için diledikleri resmî özürler. Uluslar arasında yaşanan çatışmalar, azınlıklara/muhaliflere karşı işlenen ihlaller, etnik çatışmalar ya da savaşlarda işlenen insanlık suçları, savaş suçları ve soykırımlar için dilenen bu özürler barış, demokrasi ve insan haklarına saygılı bir siyasal kültür oluşmasına hizmet ediyor. Ayrıca yaşananların “bir daha asla” yaşanmaması için alınacak önlemlerin de yolunu açıyor.
Kafesteki TürkiyeHıristiyanlar Neden Öldürüldü ?
Dava dosyalarını titizlikle inceleyen Sibel Hürtaş, Malatya cinayetlerinin arkasında olan biteni ilmek ilmek örerek beş gencin buzdağının sadece görünen yüzü olduğunu ortaya koyuyor, gayrimüslim karşıtı kampanyanın cinayetlere ve Malatya katliamına doğru nasıl yol aldığını masaya yatırıyor.
"Bu öğrencilere bu işi mi öğrettiler?"Öğrenci Muhalefeti ve Baskılar
Araştırmacı gazeteciler Gökçer Tahincioğlu ve Kemal Göktaş’ın incelemesi, 11 yıllık AKP iktidarı döneminde öğrenci hareketine dönük baskı rejiminin bir bilançosunu çıkarıyor. Bütün yönetim kademelerinin kıyıcı hoşgörüsüzlüğünden, polisin daimi “orantısız güç” uygulamasına, yargının “terörist” ve “düşman” muamelesi yapan rutinine kadar…
Sözde TeröristBir Demokrasi Polisiyesi
Çoğulcu demokrasiyi, örgütlü toplumu, özgür bireyi ve eleştirel aklı hedef alan “devlet terörü” eliyle, yasal hakları kullanmak bile terör suçu sayılıyor. Sonuç ortada: ÖYM’lerde yargılanan sekiz bini tutuklu yetmiş bin sanıkla Türkiye, 12 Eylül mahkemelerinin rekorunu bile geride bıraktı.