"Toplum" için arama sonuçları - 6. sayfa

Siyasal Dilde Huzur Söylemi
Ulus Baker’in yüksek lisans çalışması olan bu küçük kitap, onun sonraki metinlerinde izlediği teorik hatların ipuçlarını içeriyor: Deleuze ve Guattari’nin rizomatik kavrayışı, Spinoza’nın yorumsamacı teolojisi, Virilio’nun hız ve hareket kavramı, kanaat toplumu vb…
Diktatörlük Sendromu
Ülkemizde Yakupyan Apartmanı romanıyla bilinen el-Asvani, Diktatörlük Sendromu adlı bu kitabında liderlerin yükselişinin şekillendirdiği siyasi ortamda, diktatörlüğe evrilme potansiyelinin nedenlerini ve sonuçlarını irdeliyor, toplumların bu liderlere karşı nasıl “bağışıklık” kazanabileceğinin tahliline girişiyor.
Devletle Kalkınma
Devletle Kalkınma, devletlerin iktisadi kalkınma süreçlerindeki rollerinin yeniden gündeme geldiği günümüzde Türkiye örneğini merkeze alıyor ve farklı ülke deneyimleriyle zenginleştirerek çok boyutlu bir yaklaşım sunuyor.
Annemin Kaburgası
Annemin Kaburgası, kimliğinden onur duyanların, aşkı özgürce yaşayanların, göçmenliğin dilini en iyi bilenlerin, cinselliğin üzerindeki toplumsal tahakküme meydan okuyanların, basmakalıp değerlerden ve birörnek yaşam biçimlerinden usananların öyküleri.
İtalyan Rönesansı'nın Kısa Tarihi
Virginia Cox’un İtalyan Rönesansı’nın Kısa Tarihi adlı bu kitabı, Rönesans’ı getirileriyle, ideolojik bagajlarıyla, antikite ile olan bağlarıyla, adamları ve kadınlarıyla, toplumsal tip ve sanatçılarıyla, öne çıkan meslek gruplarıyla ele alırken Rönesans’ta “eski” ve “yeni” olanı, işte bu tarihsel titizlikle tartıyor, genel geçer açıklamaların eksikliklerini sorguluyor. “Rönesans”ı hakkıyla anlamak için iyi bir rehber.
Bağımlılık Asla Sadece Bağımlılık Değildir
Bağımlılık olgusunu sosyolojik, siyasi ve tarihsel bağlamında ele alan bu kitapta Kültegin Ögel gerek akademik gerek toplumsal söylemlerde bağımlılığın nasıl inşa edildiğini zengin ve akıcı örneklerle incelerken bireysel düzlemde bağımlılığın çok katmanlı bir olgu olduğunu ortaya koyuyor.
40 Yıl 12 Eylül
12 Eylül’ü unutmayanlar, onu neden (ve nasıl) unutmadıklarını anlatıyorlar bu kitaptaki yazılarda. Onu neden, nasıl bir milat olarak düşündüklerini, hissettiklerini –ayrıca tersine, 12 Eylül’ü miladî bir travma olarak yaşamanın gözden kaçırttıklarını...
Çanakkale
Denizcilik kültürü, klarnetli davullu neşesi, bağcılığı-şarapçılığı… Yerel siyasetin ve sivil toplum hareketinin tarihi… Kaz Dağları başta olmak üzere, doğayı tehdit eden ekolojik belalar ve belalara yol açan yeni “Truva atları”… En az Çanakkale kadar renkli, canlı, zengin bir kitap.
Laikleşme Sürecinde Camiler
Deniz Parlak bu kitapta, Osmanlı devletinin son dönemlerinden erken Cumhuriyet’e camilerin hem toplum hem de iktidar nezdinde oynadığı rolü inceliyor. Kuran’ın ve ezanın Türkçeleştirilmesi, camilerde eğitimin yerini modern eğitimin alması, camilerin mekânsal varlıklarına dair tartışmalar ve Diyanet İşleri Başkanlığı gibi konu başlıklarıyla “bulanık” Türkiye laikleşmesini anlamayı hedefliyor.
Kabul Görmüş Kanaatler Sözlüğü
Flaubert’in topluma musallat olan basmakalıp düşünceleri kınamak için eleştirel ve mizahi bir üslupla kaleme aldığı bu eser geçerliliğini 21. yüzyılda da korumaya devam ediyor. Kabul Görmüş Kanaatler Sözlüğü, Flaubert’in güncelliğini hiç kaybetmeyen ironik toplumsal eleştirisi.
Büyük Plan
Çok zengin siyasi, toplumsal ve tarihî arka plan bilgisini hikâyelerine yedirerek siyasi polisiyeyi “iyice siyasileştiren” Schorlau, bu defa Yunanistan iktisadi krizini konu ediyor.
“Sıkıntı Var"
Son yıllarda Türkçenin en yaygın kullanılan sözcüklerinden biri, “sıkıntı”. En yaygın kullanım şekli de: “Sıkıntı yok”! Kalıbın bu kadar çok tüketilmesi, sıkıntının, sıkıntıların varlığına işaret ediyor olsa gerek. Zamanımızın kronik kriz hali, sıkıntıyı “toplumsal ortak duyu” haline getirmiyor mu? Elinizdeki derleme mekâna/zamana, siyasete, edebiyata ve sinemaya odaklanan dört bölümde, sıkıntının toplumsallığını ve potansiyelini inceliyor.
Bakışın Ritmi
Ahmet Tulgar’dan, “şahsiyat”la değil, toplumsal ruh halimizle uğraşan portreler. Kaygıların, öfkelerin, hayal kırıklıklarının, utançların, kederlerin, beri yandan hayranlıkların, sevinçlerin, tesellilerin, dert ortaklıklarının portreleri. Memleketin bir meşrepler haritası. Huylarımızın aynaları. Başlı başına, edebî zevkle okunacak denemeler.
Çocuk Kalbi
Edmondo de Amicis’in ünlü romanı Çocuk Kalbi’nde, öğrenci Enrico’nun gözünden bir toplumun birbirinden farklı hayatlar yaşayan insanları anlatılıyor.
Marx & Foucault
Marx ve Foucault, eleştirel teorinin görmezden gelemeyeceği iki büyük kaynak; farklı zamanların, birbirine yakın ve bir o kadar farklı meselelerini gündemlerine almış düşünürler... Bu çalışma iki düşünür arasındaki karmaşık ilişkileri aydınlatmak, bu ilişkilere yeni bir gözle bakmak isteyen yazarların düşüncelerini bir araya getiriyor.
Ay Çöreği
Bu kitapta yer alan denemeler, dil, fizik, kimya, biyoloji, bilgisayarlar, toplumsal bilimler, yapay zekâ -ve tabii edebiyat- gibi, ilk bakışta birbirleriyle ilintisiz alanlar üzerinde geziniyor. Ama biyolojik evrimden bilimkurgu geleneğine, olasılıklar kuramından kültürel değişime, sibernetikten bizzat yazma uğraşına dek bütün bu gezi uğraklarının iki anahtar sözcükte odaklandığını söylemek mümkün: Teknoloji ve iletişim
Türkiye'de Laiklik ve İslâm
Elinizdeki kitap, Türkiye’de laiklik ve sekülerleşme süreçlerinin İslâm ile ilişkisini Menemen Olayı ve Malatya Hadisesi gibi vakalar, Türkçe ezan, Alevilik ve Said Nursî hakkındaki tartışmalar üzerinden dönemin gazete ve dergilerine de mercek tutarak takip ediyor. Türkiye’de hâlâ devam eden ve “fay hattı” niteliğindeki bir tartışmanın çıkış noktalarını ve daha önemlisi toplumsal ve siyasi sonuçlarını detaylarıyla ortaya koyuyor.
Beklerken
İktidar ile öznenin ilişkisinde beklemenin, daha doğrusu bekletilmenin, eylemsizliğe zorlayan bir niteliği var. Bununla beraber bekle(til)me deneyimi, yeniden biçimlendirdiği özneyi yeni bir eylemliliğe sevk edebiliyor. Nasıl? Bekle(til)mek insana ne yapar, onu nasıl etkiler? Bekle(til)menin ritmi ve rutini, nasıl duygusal etkilere yol açar?
Zenci Aklın Eleştirisi
Günümüzün önde gelen post-kolonyal düşünürlerinden Achille Mbembe, zenci olma konumu ve ondan kaynaklanan toplumsal tasarımları inceleyerek, yükselen yeni ırkçılık biçimlerinin üzerine ışık tutuyor.
Modern Ortadoğu
Ilan Pappé, Ortadoğu’nun kırsal tarihini, kent tarihini, kültürünü, sanatını, kadınların mücadelelerini titizlikle inceliyor, siyasal İslâm’ın bölgedeki rolünü vurgularken bir tarihçi temkinliliğiyle kesin sonuçlara varmaktan kaçınıyor, bu tarihsel coğrafyaya “anlayarak” bakmanın imkânı üzerinde duruyor.
Ben û Sen
Ahmet Çakmak, Ben û Sen’in her zaman dönemin toplumsal ve siyasî havasıyla dolu olan renkli ortamını anlatıyor. Kendi çapında efsaneleşmiş anılarını, rivayetlerini, müdavimlerini, özel tiplerini hikâye ediyor.
Cinsiyet Eşitliği Dünyayı Nasıl Kurtaracak
Emniyet kemerlerinin tasarımından geliştirilen ilaçlara, oda sıcaklığının ayarlanmasından yargı sistemine kadar uzanan çok geniş bir ölçekte dünya adeta erkeklerin çevresinde dönüyor. Erkekler bu avantajlarının tadını çıkarırken dünyanın her yerindeki kadınlar, dil, din, ırk, sosyal statü fark etmeksizin ücret eşitsizliği, cinsel şiddet, ayrımcılık, ev içi emeğinin görünmezliği gibi yüzlerce sorunla tek başlarına mücadele etmeye çalışıyorlar. Catherine Mayer, bu sorunların ve sonuçlarının aslında yalnızca kadınları etkilemediğini, toplumsal cinsiyet açısından gerçek eşitliğin yaratılacağı bir dünyanın herkesin menfaatine olacağını göstermeye çalışıyor.
Serbest Cumhuriyet Fırkası ve Muhalif Ege
Serbest Cumhuriyet Fırkası ve Muhalif Ege, 1908’de “Hürriyet’in İlanı” sırasında gözlemlenen heyecanı hatırlatan bir kıpırdamaya yol açan SCF’nin Ege’deki faaliyetlerini ele alıyor. Erken Cumhuriyet dönemi muhalefetinin toplumsal tabanına ilişkin bilgi eksikliğini Ege Bölgesi örneğinde dolduruyor.
20. Yüzyılda Köylü Savaşları
Eric R. Wolf, 20. Yüzyılda Köylü Savaşları adlı bu kitabında Küba, Cezayir, Vietnam, Çin, Rusya ve Meksika örneklerine yoğunlaşarak köylülüğü genelgeçer tanımların ve kriterlerin ötesinde ülke bağlamlarında ve farklı toplumsal formasyonların içerisinden ele alarak önemli bir katkı sunuyor.