Tarih - 21. sayfa

Nar Taneleri
Gayriresmi Portreler

Dün ile bugün arasındaki örtüşmenin, çatışmanın ve yüzleşmenin anlamlı olabilmesi, sosyalistlerin yakın geçmişlerinin açığa çıkartılması ile mümkün. Geçmişin bilgisinin ve deneyiminin `sol resmi tarihler`in kavramlarına terk edildiği düşünüldüğünde, o tarihin hem nedeni hem sonucu olmuş binlerce militanda içerilen hayatların ve bilgilerin açığa çıkarılması önemli.

Yakup Kadri Karaosmanoğlu
İnsan-Eser-Fikir-Üslup

Yakup Kadri Karaosmanoğlu, eşine az rastlanır bir üretkenlikle yazan bir edebiyatçımızdı. Dergiler için kaleme aldığı şiir, öykü, makale ve eleştirilerle ilk kez sahne aldığı yazın dünyasında, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla adını edebiyat tarihimize yazdırdı. Ünlü yazarı kuşağının edebiyatçılarından ayıran önemli özellikllerinden biri ise, yazmaya başladığı 1910'dan 1974 yılında ölümüne dek, Türkçe'nin geçirdiği bütün evreleri gerek dil gerekse üslup olarak eserlerinde yansıtmasıydı.

Markopaşa
Bir Mizah ve Muhalefet Efsanesi

Türkiye`de Çizgi Roman`ın yazarı Levent Cantek, yakın dönem politika ve kültür tarihimizin bu önemli vakasını titiz bir incelemeyle ele alıyor.

İstanbul Tarihi

17. yüzyılda Jean Thévenot, “İstanbul’u gören herkes bu kentin dünyaya hükmetmek ve onu yönlendirmek bakımından müthiş bir konuma sahip olduğu konusunda hemfikir” diyor. İki kıta üzerine kurulu dünyadaki tek şehir olan İstanbul’un tarihini Robert Mantran’ın usta kalemiyle yeniden yaşıyoruz bu kitapta.

Eski Günlerde

Eski Günlerde’deki yazılar, 1939-1940 yılları arasında Akşam gazetesinde tefrika edilmişti. Sermet Muhtar bizi önce İstanbul’un “eski ramazanları”na götürüyor, adları gibi tadları da yadigâr “meşhur yemekler”imizle donatılmış sofralarına misafir ediyor, eski İstanbul sinemalarında gezdiriyor... Bu hoş nostaljik gezide daha neler yok ki!

TBMM Devleti (1920-1923)
Birinci Meclis Döneminde Devlet Erkleri ve İdare

Türkiye tarihinin en “tartışmalı” meclisi olan ve Anadolu ihtilâlini başaran Birinci Meclis’te demokratik bir müzakere ve temsililik zemini vardı. “Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan bir dönemde” bile hükümet ve ordunun zaman zaman aşırıya kaçan uygulamalarının eleştirildiği Birinci Meclis’te, iktidar ve muhalefet arasında sertleşen tartışmalar yaşanmıştır.

Geographika: Yeniden Keşfedilen Yunanistan

Sürekli altüst oluşlar içinde tarihi yeniden yazılan bir ülkeyi gezmek, görmek, gözlemlemek... Dostluk ve düşmanlık duygularının sırt sırta yaşadığı toprakları ve bu topraklar üzerinde yaşayan insanları tanımak... Bir coğrafyaya resmi söylemlerin dışından ve ötesinden bakabilmek... Elinizdeki kitap yukarıdaki spotların ışıkları altında, kadim komşumuz Yunanistan'ı, geçmişten bugüne akan öyküsü eşliğinde anlatım iddiasını taşıyor.

Kudüs 1850-1948

Tarihin ana ırmağı büyük şehirlerin vadisinden akar. Bu akışın uygarlık dediğimiz birikimleriyle örülen büyük şehirlerin çevre ve hayat dokusunda dünyanın, insanlık durumlarının her değişimi bir öncekiyle örtüşür ve bize bir tarih içinde, onunla birlikte oluştuğumuzu anlatır.

Mahşerin Dördüncü Atlısı
Salgın ve Bulaşıcı Hastalıklar Tarihi

Bakteriler ve mikroplar açısından bir dünya tarihi niteliğindeki Mahşerin Dördüncü Atlısı’nda Andrew Nikiforuk, toplumsal hayatın hastalıklarla yakın ilişkisini çevreci bir bakışla inceliyor, dünyamızın en eski sakinleri olan mikro-organizmalarla barış yapmamızı öneriyor.

Hatemi'nin İran'ı

Mayıs 1997'de Muhammed Hatemi, Halkın değişim isteyen %70'i tarafından İran Cumhurbaşkanı seçildi. Temmuz 1999'da reformcu öğrenciler sokaklara döküldü. Şubat 2000'de reformcular meclis çoğunluğunu ele geçirdi. Ve sık sık "İran'da neler oluyor?" diye sorulmaya başlandı. Elinizdeki kitap bu soruyu önyargılardan, klişelerden, ve hazır cevaplardan olabildiğince uzak durmaya çalışarak cevaplama iddiasında.

İslâm Felsefesi Tarihi Cilt 2
İbni Rüşd'ün Ölümünden Günümüze

İslam İrfanı’nın derinliğine nüfuz etmeye çalışan Corbin, İslam araştırmaları alanında saygın bir isimdir. İbn Rüşd’e kadarki dönemi kapsayan incelemesinde, akılcılık-nakilcilik ayrışmasının oluşumunu konu ediyor ve daha sonraki dönemlerde meydana gelen gelişmelere de ana çizgileri ile değiniyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Yaşamak
Toplumsallık Biçimleri ve Cemaatlerarası İlişkiler

Balkanlar’dan Magrip’e, Kafkaslar’dan Arabistan’a kadar uzanan bir imparatorlukta yaşamak, mezheplerle dinlerin; şivelerle dillerin; kökenlerle halkların ve törelerle yaşam biçimlerinin olağanüstü farklılık gösterdiği karmakarışık bir dünyada yaşamaktır. Ve tabii, dinin ağırlığıyla; aile, tarikat, lonca, cemaat gibi gruplaşmaların kaçınılmaz önemiyle; mübadele, oyun, tören, bayram gibi yoğun toplumsallık biçimleriyle belirlenmiş bir toplumun içinde yaşamaktır.

Kıbrıs'ta Enosis ve Taksim Politikalarının Sonu

Türkiye’de yaşayan “ortalama biri”, TC’nin 1974’te Kıbrıs’a salt insani nedenlerle müdahale ettiği sanısına sahiptir. (...) Benzer bir şekilde Yunanistan’da yaşayan “ortalama biri” de, Kıbrıs’ın güneyine S-300 füzeleri yerleştirilmesindeki amacın salt Kıbrıs Rumlarının güvenliği olduğu sanısına sahiptir.(...) Her iki taraftan insanların, bu arada bir ölçüde Ada’da yaşayan Rumların ve Türklerin de bu tarz “düşünceler” taşıyor olmalarının nedeni, bütün sorunların iki milliyetçilikten (Türk ve Helen) kaynaklandığı gerçeğinden habersiz olmalarındandır.(...)

Mağaradan Kente

Yüz binlerce yıl Anadolu’nun mağaralarında barınan atalarımız, bundan 10 bin yıl önce kurmaya başladıkları ilk köy, kasaba, kentlerle ve her biri diğerinden farklı yerleşimlerle kendilerinden sonra kurulanları etkilemişler, “yerleşik kültür”ün ilk taşıyıcısı olmuşlardır.

Türkiye'de Siyasal Partiler Cilt 3
İttihat ve Terakki, Bir Çağın, Bir Kuşağın, Bir Partinin Tarihi

Tarık Zafer’in biliminin ana özelliği “inkılâp tarihi”mizin bu romantik yapısını serinkanlılıkla sorgulaması. Türk toplumsal bilimlerine, siyasetine, tarihine yaptığı en büyük katkı bu kısır döngüyü aşması. Araştırıcı bir kimlikle düne eğilmesi ve uluslaşmayı, ulus-devleti insancıl, hümanist bir açıdan çözümlemesi...

Volga Tatarları
Yüzyılları Aşan Milli Kimlik

Azade-Ayşe Rorlich yıllarını Sovyetler Birliği’nde yaşayan Volga Tatarlarıyla, Türk ve Müslüman halklarının tarihini incelemeye vermiş, dünyanın sayılı tarihçilerinden biri. Merkezi Oxford’da bulunan Orta Asya Araştırmaları Derneği Başkanı Dr. S. Enders Wimbush, Rorlich’i ve kitabını şu sözlerle anlatıyor: “Profesör Rorlich’in araştırma malzemesine hâkimiyeti olağanüstü. Öyle görünüyor ki, hangi dilde olursa olsun hiçbir kaynak gözünden kaçmamış.

Erken İç Asya Tarihi

Ünlü tarihçi Ordinaryüs Profesör Denis Sinor’un önemli katkılarıyla derlediği bu kitap, dünyanın en ilginç coğrafyalarından biri olan, ancak gecikmiş ve yetersiz arkeolojik çalışmalar nedeniyle bugüne dek hakkında pek fazla bilginin ortaya çıkarılamadığı İç Asya tarihi üzerine yazılmış makaleleri biraraya getiriyor.

Camondolar
Bir Hanedanın Çöküşü

Camondolar, Osmanlı Yahudi cemaatinin en kalabalık kısmını oluşturan Sefaradlar’dan, yani İspanyol Yahudileri’nden. Abraham Salomon Camondo, İstanbul maliyecilerinin sarraflıktan modern bankacılığa geçmelerine önayak olmuş, Yahudi cemaatiyle Bâbıâli arasındaki ilşkilerde de önemli bir rol oynamış, Galata’nın 19. yüzyıl boyunca modern bir finans merkezine dönüşmesine öncülük etmiştir.

Türkiye'nin Mafyası

Türkiye’nin Mafyası, ülkenin tarihine milat gibi düşen malûm Susurluk kazasından bu yana gündemin –maalesef hâlâ- başında oturan o meş’um konuya yurtdışından ‘ithal’ bir katkı. Gerçi pek ithal sayılmasa gerek, çünkü bu çalışmaya imza atanlardan biri Türk. Yayımlandığı Hollanda’da büyük ilgi gören Türkiye’nin Mafyası, Utrech Üniversitesi Kriminoloji Kriminoloji Kürsüsü profesörlerinden Frank Bovenkerk ile yine aynı üniversitede öğretim görevlisi olan Dr. Yücel Yeşilgöz tarafından kaleme alındı.

Alevî ve Bektaşî İnançlarının İslâm Öncesi Temelleri

Ahmet Yaşar Ocak'ın bu incelemesi, onun "kitabî"-"ortodoks" İslâmiyet dışındaki Müslümanlık anlayışları ve pratikleri hakkındaki araştırma zincirinin önemli halkalarından birini oluşturuyor. Türkler, Türkiye ve İslâm ve Türk Sufîliğine Bakışlar'dan bildiğimiz kuramsal bakışı ayrıntıya indiren bu usta zanaatkâr ürünü çalışma, "Anadolu heterodoksisi" tarihine değerli bir katkı sunuyor.

İmparatorluk Mirası
Balkanlar'da ve Ortadoğu'da Osmanlı Damgası

Roma ve Bizans ile birlikte dünya tarihindeki en güçlü ve en uzun ömürlü emperyal sistem olan Osmanlı İmparatorluğu'nun Güneydoğu Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Afrika'daki izlerini süren İmparatorluk Mirası, bu alandaki yetkin akademisyenleri biraraya getiriyor. Osmanlı mirası, şimdiye kadar tarih disiplini tarafından da ya reddedilmiş ya da istenmeyen yabancı bir hâkimiyet olarak temsil edilmiştir.

Varlık Vergisi ve 'Türkleştirme' Politikaları

Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’na fiilen katılmamış olsa bile savaşın yarattığı koşullardan etkilenmiştir. Milli Şef’in üstün diplomatik “becerileri” ile atlatılan bu dönem, uzun yıllar gözden kaçan/kaçırılan bir miras bırakmıştır: Varlık Vergisi... Elbette ulus-devlet ideolojisinin farklı bir veçhesi olarak değerlendirilmesi gereken Varlık Vergisi uygulaması, devletin ulusal burjuvazi yaratmak konusundaki ısrarının bir yansıması şeklinde de okunabilir.

Sultan'ın Orgu

Sultan’ın Orgu İngiltere’nin en ünlü org ustası Thomas Dallam’ın ilginç, ilginç olduğu kadar da hazin öyküsü; tabii onunla birlikte imal ettiği orgun da... Yeni kapitülasyonlar peşindeki Kraliçe I. Elizabeth’in Sultan III. Murat’a hediye etmek amacıyla yaptırdığı 5 metre boyundaki muhteşem orgun yapımı Dallam Usta’nın aylarını almış, orgu Osmanlı topraklarına getirmek ve padişaha sunmak için aylar süren uzun ve maceralı bir gemi yolculuğuna katlanmak zorunda kalmıştı.

Bukalemun Erkek

Ataerkillik, gerek bilimsel dilde gerekse günlük dilde ‘uluorta’ kullanıldığı için anlam kaybına uğramış bir kavram. Kimi zaman fazla geniş kullanılıyor, kimi zaman fazla dar. Kimi zaman -“maçoluk” eşliğinde- küçümseyici, aşağılayıcı bir ifade olarak kullanılıyor, kimi zaman da ‘teknik’ bir terim olarak uzmanlık jargonuna sıkışıyor.