Türkiye'de Siyasal Partiler Cilt 1İkinci Meşrutiyet Dönemi
Tarık Zafer’in biliminin ana özelliği “inkılâp tarihi”mizin bu romantik yapısını serinkanlılıkla sorgulaması. Türk toplumsal bilimlerine, siyasetine, tarihine yaptığı en büyük katkı bu kısır döngüyü aşması. Araştırıcı bir kimlikle düne eğilmesi ve uluslaşmayı, ulus-devleti insancıl, hümanist bir açıdan çözümlemesi...
Gizli Kulaklar Ülkesi
Telefon meselesi: Bugüne kadar çok “dinleme” oldu, operasyonlar devam etmekte ve her an herkes dinlenebilir... Gazeteci Faruk Bildirici’nin Gizli Kulaklar Ülkesi adlı çalışması, böyle orta boy bir cümlede özetlenebilir belki. Ama bu özete öyle ilginç vakalar, öyle şaşırtıcı bilgiler üzerinden ulaşılıyor ki, kitabın her sayfası ayrı bir anlam kazanıyor ve bu arada, açıkçası, insanın siniri bozulabiliyor. Kimi zaman dehşetten, hatta korkudan; kimi zaman da gülmekten.
Türkiye'de Demokrasiye Geçişte Basın (1945-1950)
Cumhuriyet tarihinin kritik dönemeçlerinden biri: İkinci Dünya Savaşı sona ermiş; Türkiye, tam anlamıyla demokrasiye doğru değilse de çokpartili hayata doğru zorunlu sayılabilecek bir dümen kırma sürecine girmiş, Demokrat Parti kurulmuş... Önce 1946 seçimleri yapılacak, ardından 1950 seçimleri gelecek ve bu ilginç, sancılı, renkli dönemde basın çok-işlevli bir rol üstlenecek.
Osmanlı İmparatorluğu'ndaAlman Nüfuzu
İlber Ortaylı, yarı-sömürgecilik sisteminin ilk mimarı olarak nitelendirdiği Almanya’nın, 20. yüzyılın başında, çöküş süreciyle dağılma süreci arasında bir yerlerde seyreden Osmanlı İmparatorluğu’yla kurduğu ilişkileri, yarattığı nüfuz alanını, tarihin yeterince ele alınmamış konuları arasında sayıyor.
Eski İstanbul
Ahmet Refik Altınay, ardında kırkbeş kitap ve yüzelli cildi doldurabilecek kadar yazı, not, makale bırakmış bir araştırmacı; döneminin en “popüler” tarihçisi. Altınay`ın Eski İstanbul`u, 15.-16. yüzyıldan 19. yüzyılın sonuna uzanan geniş bir zaman diliminde “şehir”deki gündelik hayatı anlatıyor: Fatih’in padişah sofrası için yapılan alışveriş, kahvenin ve tütünün İstanbul maceraları, leylak ve lalenin İstanbul’a kök salış hikâyeleri, oduncular, marangozlar, çoğunluk iken azınlık olanlar, çarşılar, havalı kadınlar, arabacılar.
Hint Dünyası
Hindistan Kültürel Atlası – 250’den fazla resim, 36 renkli harita Yeryüzündeki insanların beşte biri, bu atlasta anlatılan Hindistan, Pakistan, Nepal, Bhutan, Bangladeş ve Sri Lanka gibi ülkelerin yer aldığı Hint altkıtasında yaşamaktadır. Bu bölge çok eski zamanlardan beri karmaşık insan topluluklarının vatanıdır.
Türkiye'de Folklor ve Miliyetçilik
Türkiye’de Folklor ve Milliyetçilik, son dönem Osmanlı aydınlarından Cumhuriyet dönemine devredilen ve bugüne kadar devam eden bir arayışı anlatıyor.
Modern Yunanistan Tarihi
Yunan tarihinin uluslararası alandaki önemli uzmanlarından Richard Clogg, Yunanistan’ın yaşadıklarını,1770’lerden bugüne, bağımsızlık savaşlarından iç savaşlara, darbe dönemlerinden demokrasi arayışlarına çok yönlü ve çok “dönem”li olarak değerlendirirken, tarih’le coğrafyanın çeliştiği özgün bir “vaka”nın da analizini yapıyor: Avrupa’da ama Avrupa’dan ayrı; Avrupalı ama “Avrupalılar”dan çok farklı.
İmparatorluktan Ulus-Devlete Türk Milliyetçiliği:Türk Ocakları (1912-1931)
Türk Ocakları’nın, 1912’deki kuruluşundan 1931’deki kapatılışına kadar, değişen Türkçülük ve milliyetçilik anlayışlarına paralel olarak yaşadığı serüveni tüm ayrıntılarıyla kavrayan bir araştırma.
Masal Olanlar
Sermet Muhtar Alus,1932 yılında Akşam gazetesinde yayımlanmış yazılarının derlemesinden oluşan bu kitapta, kendi döneminin “nostaljik” ruhunu yansıtıyor. Bir zamanların gündelik hayatını, o günleri yaşayanların ağzından anlatıyor.
Şeytan KumaşıÇizgilerin ve Çizgili Kumaşın Tarihçesi
Çizgilerin ve çizgili kumaşın tarihi üzerine “çizgi dışı” bir kitap. Ortaçağ Hıristiyan kültüründe dışlanmış insanları simgeleyen çizgi ve çizgili kumaş, tarih boyunca kah düşmanları işaret etti, kah mahkumların üniformalarında alan buldu. Şeytan’la özdeşleştirildiği dönemler de yaşadı; iyi’nin, temiz’in, moda’nın yansıması olarak da görüldü.
Şinasi
Şiirde halka yönelmeyi hedeflemiş; hak, hukuk, adalet, medeniyet gibi kavramları şiirle buluşturmayı denemiş, ülkesinde bağımsız gazeteciliğin öncüsü olmuş, ilk yerli tiyatro oyununa imza atmış gerçek bir yenilikçi üzerine, İbrahim Şinasi üzerine kapsamlı bir inceleme.
Arap Halkları Tarihi
Modern Arap tarihinin ve düşüncesinin öndegelen uzmanı Hourani’den bir kaynak eser: Arap halklarının çağlar boyu hikayesi üzerinden Ortadoğu tarihi... Yalnızca Fırat-Dicle’nin güneyini değil Kuzey Afrika’yı da kapsayarak, yalnızca Emevi halifelerini değil Bağdat’ın şehir tarihini de anlatarak, yalnızca din savaşlarına değil sınıf oluşumlarına da yer ayırarak, yalnızca Nasır'ın konuşmalarına değil Ümmü Gülsüm'ün şarkılarına da kulak vererek...
Anadolu Ağıtları
Ahmet Şükrü Esen, Türk halk edebiyatının ilk ve en önemli araştırmacılarından biridir. 30 yıl boyunca Anadolu'yu karış karış dolaştı, gereğinde sadece bir ağıtın izini sürmek için hapisanelere girip tutuklularla görüşerek, bilgiler, belgeler ve metinler derledi. Elinizdeki kitap bu metinlerden oluşuyor. Ağıtların kimi, belirli ozanların eseri; yaratıcılarını bilmiyoruz.
Kayseri’de ve Şehirlerimizde…Sokakların Ölümü
Sokakların Ölümü Kayseri üzerine, Kapadokya üzerine, Akdeniz havzasında buralara şaşırtıcı bir şekilde benzeyen (en azından eskiden benzemiş) olmadık yerler üzerine bir kitap. Ama sözün özü: Türkiye’nin şehirlerinin kaybolan sokakları üzerine... Dünya vatandaşlığı ile hemşehriliğin ne kadar yakın durabileceğini –araya milliyetçilik girmese!– hissettiren bir kitap.
Haçlı Seferleri
Selçuk Türkleri ile Bizanslılar arasındaki Malazgirt Savaşı’yla başlayan, 11. yüzyılın sonundan 13. yüzyılın sonuna yaklaşık ikiyüz yıllık Haçlı Seferleri ile süren, 1453’te İstanbul’un fethi ile noktalanan süreç... Doğu ile Batı, İslam dünyası ile Hıristiyan dünyası arasında Haçlı Seferleri’nden bugüne varlığını koruyan derin ve ürkütücü uçurum.
Tarihten Güncelliğe
Türkiye toplumunun 1970’li yıllarda yaşadığı çalkantı içinde gündelik hayat ve “küçük şeyler”, “ayrıntı”lar üzerine düşünmek çok da gerekli görülmüyordu. Murat Belge’ye göre o yıllarda hayat sanki “tarih” ve “gündelik” olmak üzere ikiye ayrılmıştı. Birinciye alabildiğine önem verilirken, ikinciye neredeyse hiç aldırılmıyordu.
Seyr-i Sefain
Eser Tutel, Seyr-i Sefain’de Türk ticaret gemilerini anlatıyor. İlk çağrışımın aksine, hayli sıcak, duygu yüklü bir konu, Türk ticaret gemilerinin tarihi.
Boğaziçi'nde Yalılar, İnsanlar
Osmanlı'nın son döneminde ve Cumhuriyet boyunca, bu ülkede adı geçen herkes bir şekilde Boğaziçi'yle bağlantılı olmuş.
Fransızca "histoire" kelimesi hem "tarih" hem de "hikaye" anlamına gelir. İşte bu kitap da tam bu kesişme noktasına oturmak üzere yazıldı.
Prens Adaları
Kınalı, Burgaz, Heybeli, Büyükada, Yassıada, Sivriada... Her adanın ismi, yakın tarihten bir şeyler çağrıştırıyor. Oysa Adalar’ın tarihi ve “tarih”le ilişkisi çok eskilere uzanıyor. Tezleriyle Hıristiyan dünyasında tartışmalar yaratmış Gustave Schlumberger’in 1884’teki İstanbul gezisinde derlediği tarih, doğa ve gündelik hayat notlarından oluşan Prens Adaları, o uzak tarihi deşmeye çalışıyor.
Ali Şükrü Bey'in Tan Gazetesi
Araştırmacıların olduğu kadar, yakın tarihimize il gi duyan herkesin “bir şeyler” bulabileceği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş günlerinin daha iyi anlaşılmasına kat kıda bulunan önemli bir kaynak.
Türkiye'de Çizgi Roman
Çizgi romanın sanatsal varlığı artık yüz yılı aşmış bir tarihe sahip. Çoğu Batı ülkesinde çizgi romanın sanat olarak kendine özgülüğü tartışılmıyor bile, ama ülkemizde bu sanat kolu ucuz, okunup atılan, “yoz” ürünlerin kaynağı, az okumanın göstergelerinden biri sayılıyor.
Türkiye Cumhuriyeti'nde Yahudiler
Cumhuriyet’in kuruluşundan 40’lı yılların sonuna uzanan dönemde Türkiye Yahudileri; onların Türk toplumu ve Türkiye Cumhuriyeti devletiyle ilişkileri... Kulağa hoş geleni ya da duyulması istenenleri değil, olanı biteni, yaşananları anlatan bir araştırma.
Bir Zamanlar Bakırköy
Bir “doğma büyüme Bakırköylü”nün anılarından ve kaleminden, bir zamanların o çok güzel semti. Kozmopolit yapısı, renkli hayatı, hareketli çarşısı, unutulmaz “tip”leri, pırıl pırıl denizi, çeşit çeşit balıkları, sporcu gençleri, “semt ruhu”yla Bakırköy... Tuna’nın anlattıkları, kitaptaki eski fotoğraflar... Ve bilenler için, son 25-30 yılın ürünü bugünkü Bakırköy.