Politika/Siyaset - 25. sayfa

Kan ve İnanç
PKK ve Kürt Hareketi

2007’de ABD’de yayımlandığında büyük ilgi gören ve PKK konusunda bugüne dek yazılmış en nesnel ve kapsamlı çalışma olarak nitelenen Kan ve İnanç, Aliza Marcus’un yıllara dayanan emeğinin ürünü. PKK militanlarıyla görüşen ilk Batılı gazetecilerden biri olan Marcus, 1989’dan beri Güneydoğu’daki gelişmeler, Kürt sorunu ve PKK hareketi hakkında haberler yapmış, makaleler yazmış ve hatta bunlardan biri dolayısıyla yargılanmış bir isim.

Dehşetli Zamanlar
Amok, Terör ve Savaş

Wolfgang Sofsky, ürpertici bir soğukkanlılıkla ve sosyal teorinin zengin bakış açısıyla, modern zamanlarda şiddetin görünümlerini inceliyor. Şiddetin rasyonel şemalara sığmayan “doğasına” bakıyor.

17. Yüzyılda Ayntab
Osmanlı Kentinde Toplum ve Siyaset

Osmanlı İmparatorluğu’nda payitaht ile taşra arasında, tarihyazımını da etkileyen bir mesafe her zaman söz konusu olmuştur. Osmanlı tarihçileri payitahta, oradaki siyasi, iktisadi ve kültürel hayata odaklanırken, uzun süre Osmanlı taşrası ihmal edildi.

Türkiye'nin Linç Rejimi

“Linç, en aşikâr medeniyet kaybıdır. Linçin sıradanlaştığı, kolektif bir utanç yaratmadığı, infiâl uyandırmadığı bir toplum, toplum olma vasfını yitirir.” Kitabın bu yeni baskısında, 6-7 Eylül olayları, popüler linç söylemi ve “Gezi” eylemleri dönemindeki linçlerle ilgili ilave yazılar yer alıyor.

Işık Doğudan Gelir

Işık Doğudan Gelir, siyasî, felsefî, dogmatik herhangi bir inancın peşinde olmayan, başka milletlere, başka fikirlere, başka düşünce ve duyma tarzlarına sonsuz bir tecessüs besleyen bir Cemil Meriç klasiği, tüm diğer eserleri gibi.

Şirket ve Parti
Genç Parti ve ‘Yeni Siyaset’

Genç Parti, Türkiye’nin yakın dönem siyasal hayatının en ilginç olaylarından biri. Parti, Uzan şirketler grubunun kuruluş yıldönümü kutlama konserlerinin devamında, “halka ilişkiler” organizasyonuna benzeyen bir süreçte ortaya çıktı. Dört ay sonra girdiği 2002 genel seçimlerinde ise seçim barajını zorlayacak noktaya ulaştı.

Nietzsche’nin İdeası

İspanyol felsefeci Fernando Savater’den, yaklaşık çeyrek yüzyıldır tutkuyla okuduğu, tartıştığı, yorumladığı Friedrich Nietzsche üzerine, kendi deyimiyle “ne akademik ne de bilimsel” denilebilecek bir eser Nietzsche’nin İdeası. 20. yüzyılın düşünce dünyasını etkileyen, rotasını belirleyen en önemli figürlerden biri olan Nietzsche’ye dair çalışmaların sayısı düşünüldüğünde, geleneksel kalıplar içinde yeni bir şey söylenebileceğini iddia etmek zaten mümkün değil.

Dünyayı Değiştirmek İsteyenler Ulusu Nasıl Tasavvur Ettiler?

Ulusun tanımı, anlamı ve varlığı sosyalistler arasında her zaman tartışılmıştır. Ulusa dair tartışmalar Marx’tan Lenin’e, Stalin’den Hobsbawm’a uzanan bir tarih içerisinde şekillenmiş, kimi zaman siyasal, kimi zaman stratejik yaklaşımların konusu olmuştur. Ulus, millet ya da halk kelimeleri arasında süregiden çekişmelerin, sosyalistlerin konuyu ele alışlarında belirli bir netlik veya kolaylık sağladığı da söylenemez.

Ergenekon’a Gelmeden
Türkiye’de Devlet Zihniyeti

Siyasî hayatımız bizi hep şaşırtıyor; bazen umutsuzluğa bazen isyana sürüklüyor. Çünkü toplumu ”devlete ait” sayan ve bizim için birtakım yaşam kalıpları öngören birileri, devlet uğruna topluma kıyıyor. “Susurluk”, toplumumuz için bir aydınlanma terapisi olmuştu.

Modern Türkiye’nin Şifresi
İttihat Ve Terakki’nin Etnisite Mühendisliği (1913-1918)

Yirminci yüzyılın başı, Osmanlı İmparatorluğu’nun etnik haritasının çizildiği, tebaanın etnik kökenlerine göre hesaplandığı, yerleşim alanlarının nasıl yeniden biçimlendirileceğinin sorgulandığı bir dönemeçtir. İttihat ve Terakki, Osmanlı Devleti’nin dinsel cemaatlere yönelik olarak kullandığı takibat metotlarını geliştirip “modernleştirerek” etnik kimlik temelli araştırmalar haline getirdi.

Türklüğe İhtida
1870-1939 İsviçre’sinde Yeni Türkiye’nin Öncüleri

Kıyametvârî bir “çağ dönümü” ikliminde, ancak en güçlülerin hayatta kalmaya imkânı ve hakkı olacağına inanıyorlardı. Devleti ve milleti yok olmaktan kurtarmak için, “hastalıklı uzuvları” kesip atmak, “mikropları” topyekûn temizlemek gerekliydi. Ve tabii milleti, milletin öncülerini bu gerekliliğin kesin inancıyla donatmak.

Türkiye'yi Anlamak
Zihniyet, Değişim ve Kriz

Batı’yı Anlamak kitabıyla Batı dünyasındaki gelişme, değişim ve dönüşümlerin ana ekseni olan modernitenin kavranmasında köşe taşlarına işaret eden Etyen Mahçupyan, Türkiye’yi Anlamak’ta gözlerini bu kez üzerinde yaşadığımız coğrafyaya çeviriyor. Türkiye toplumunun Osmanlı’nın duraklama ve gerileme döneminden itibaren yaşamaya başladığı krizlerden günümüze uzanan bir hatta yaptığı güçlü gözlem ve analizlerle, Türkiye’de modernleşmenin Batı modernleşmesinden farklılıklarını ve benzerliklerini inceliyor.

Hasan Ünal Nalbantoğlu’na Armağan
Symbolae In Honorem

Hasan Ünal Nalbantoğlu, hep öğrencileriyle bir “söyleşi”nin parçası olmuş bir öğretmen ve bir entelektüel. Beşeri ve sosyal bilimlerden doğa bilimleri ve mimarlığa uzanan bir yelpazede, çeşitli ilgilere dair zihin açıcı sohbetlerinden ve metinlerinden kaç kuşak yararlandı, yararlanıyor! Sohbetler-ve-metinler diyoruz, çünkü Nalbantoğlu’nun dersleri, söyleşileri ve yazdıkları hep birbiriyle diyalog halinde, birbirini doğuran etkinliklerdir.

Kapitalizm, Yoksulluk ve Türkiye'de Sosyal Politika

Ayşe Buğra bu kitapta, Türkiye’deki sosyal politika tarihinin ve tartışmalarının eleştirel bir analizine yöneliyor.

Toplumsal Hareketler
Tarih, Teori ve Deneyim

Toplumsal Hareketler: Tarih, Teori ve Deneyim, önemini küçümsemeden ya da abartmadan toplumsal hareketleri tarihsel bir deneyimler bütünü olarak ele alıyor. İlla teorinin aynasında sınanıp başarılı olmuş örnekleri ile değil, insanların her gün itiraz ve yaratma azimleri ile yeniden biçimlendirdikleri örnekler olarak toplumsal hareketleri tartışıyor.

Son Sömürge: Kadınlar

Kapitalizm, yalnızca emeğin sömürülmesi üzerine bina edilmemiştir; emeğin niteliğini değiştirmiş, onu kendisine tâbi kılmış, bu tâbiyet ilişkisini hoyrat bir biçimde sürekli yeniden biçimlendirmiştir de. Sadece kadın emeğinin değil, doğanın da erkek bir akıl tarafından dönüştürülmesiyle belirlenmiş bir biçimleniştir bu...Son Sömürge: Kadınlar, kapitalizmin proletaryayı nasıl yeni bir kimliğe dönüştürdüğünün de çarpıcı bir betimlemesini sunuyor; Üçüncü Dünya kadınlarının yalnızca dünya ekonomisine entegre edilmiş pasif mağdurlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda direnişin gayet yaratıcı biçimlerini nasıl geliştirdiğini de gösteriyor.

21. Yüzyılda Din Sorunu

20. yüzyılın sonlarından bu yana dünya jeopolitiğine nüfuz eden “dinin geri dönüşü”nün, postmodern dünyanın altüst oluşlarını anlamada başlıca anahtar haline geleceği konuşuluyor. Georges Corm, bu uyarıcı ve bilgi yüklü kitabında işte bu amentüyü sorguluyor.

Çarklardaki Kum: Vicdani Red

Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir tabu olan “savaşa katılmanın reddedilmesi”, aslında insanlık tarihinde savaşın kendisi kadar eski bir olaydır. Savaşa ve militarizme karşı duruşun en radikal ve kapsamlı ifadesi ise Vicdani Red’dir. Elinizdeki kitap, vicdani reddin felsefi-politik temellerini, uluslararası deneyimlerini ve hukuki boyutlarını ortaya koyuyor.

Cumhuriyetin Büluğ Çağı

Türkiye’nin çokpartili hayata adım attığı 1945-1950 döneminde “açılıp saçılan”, sadece politika değildi. Cumhuriyetin kuruluş sürecinin, Tek Parti döneminin ve İkinci Dünya Savaşı’nın endişeli günlerinin biriktirdiği basınç azaldı, gündelik hayatta, toplumsal ilişkilerde bir canlanma yaşandı. Dünya biraz daha yakına geldi, “mevzular” çeşitlendi, popüler kültür olanca cazibesiyle serpilmeye başladı.

Sosyolojinin İlkeleri

Henri Mendras, kökenleri Eski Yunan kültürüne kadar götürülse de, aslında 18. ve 19. yüzyıl felsefesinden doğan sosyolojinin günümüzdeki önemli düşünürlerinden biri. Sosyolojiye giriş niteliği taşıyan bu kitap, temel sosyolojik kavramları akıcı ve basit bir dille anlatmasının yanı sıra, sosyolojiye yön veren Durkheim, Weber, Marx gibi önemli düşünürlerin temel kuramlarını, öğrencileri düşünerek kolay anlaşılır bir üslûp ve akılcılıkla ele alıyor.

Hegemonya ve Sosyalist Strateji
Radikal Demokratik Bir Politikaya Doğru

İlk kez 1985’te yayımlanan Hegemonya ve Sosyalist Strateji, sosyalist düşün dünyasındaki güncel açılımların merkezinde yer alan eserlerden biri. 2001 tarihli ikinci baskıya yazdıkları yeni önsözde Laclau ve Mouffe, 1980’lerden 2000’lere uzanan değişimler silsilesini incelerken, sosyalizmin bitmek bilmez krizlerinin tarihsel izini sürüyor.

‘Ermeni Meselesi Hallolunmuştur’
Osmanlı Belgelerine Göre Savaş Yıllarında Ermenilere Yönelik Politikalar

İttihat ve Terakki, Balkan Savaşları ertesinde içine düşülen ve adım adım bütün ülkeye yayılan köşeye sıkışmış olma duygusuna, Anadolu topraklarının, gayrimüslim unsurlardan arındırılarak Türkleştirilmesi ile cevap verdi. Sadece iktisadi hayatın değil, sosyal ilişkilerin ve giderek ülkenin etnik bileşiminin de “homojenleştirilmesi” anlayışı, sistemli bir politika olarak hayata geçirildi.

Batı'yı Anlamak
Zihniyet Değişim ve Kriz

İnsanlığı bir yerden bir yere taşıyan modernizmin, bir zihniyet analizine konu edildiğinde ne tür bir algılamaya denk düştüğü üzerine etraflı ve sistemli bir düşünme faaliyetinde bulunan Etyen Mahçupyan, zaman içinde kendi başına adeta sarsılmaz bir değer haline gelen “zihnî kalıpların” kökenlerini ele alıyor.

Meydan Okuyan Sol
Bolivar’ın Rüyası ve Güney Amerika

Güney Amerika gerçekten sola doğru kayıyor mu? 1998 yılında Chavez’in Venezuella’da kazandığı zaferden bu yana seçimlerde, birbirinin aynısı olmasa da, düzenli olarak sol ya da merkez-sol yönetimler iktidara geldi: Brezilya’da Lula, Arjantin’de Nestor Kirchner, Uruguay’da Frente Amplio, Bolivya’da Evo Morales, Ekvador’da Rafael Correa... Michelle Bachelet ve diğer Şilili sosyalistlerin devam eden başarısı da bu diziye eklenebilir.