Tarih - 8. sayfa

Osmanlı İmparatorluğu’nda Hoşgörü Söylemi (1545-1566)

Türkiye’de hâkim siyasal söylemde “Osmanlı hoşgörüsü” muteber bir motif, sevilen bir mit. Devrim Burcu Eğilmez, zengin bir teorik ve birincil kaynak birikimine dayanarak bu miti incelemeye alıyor.

İcad Edilmiş Şehir: Ankara

İcad Edilmiş Şehir: Ankara okurun elinden tutup geçmişten günümüze uzanan başkenti farklı yönleriyle bazen tatlı tatlı, bazen de sert mizacıyla anlatıyor, etraflı bir şehir turuna çıkarıyor…

Antikiteden Feodalizme Geçişler

Yıllardır antik toplumsal formasyonların dönüşümü etrafındaki tartışmaların önemli kaynaklarından biri olmuş Antikiteden Feodalizme Geçişler, feodalizm öncesi siyasal, toplumsal, iktisadi ve sınıfsal yapıları tarihselleştirerek üretim biçimlerinin dönüşümü üzerine geniş bir coğrafi alanı ele alır.

Osmanlı Devleti'nde Avrupa İktisadi Yayılımı ve Direniş 1881-1908

Quataert özellikle madencilik, tren yolu, tütün rejisi ve liman işletmelerinde şekillenen, Osmanlıların Avrupa iktisadi yayılımı karşısındaki etkileşim biçimlerini, tutumlarını ve karşı koyma pratiklerini ele aldığı bu eserinde, Osmanlı toplumsal hayatının daha önce incelenmemiş yönlerine odaklanıyor.

Baybahanlı Nubar
Karadeniz’den Bir Ermeni Yetimi

Halil Erhan, Karadeniz’den bir Ermeni yetimi Baybahanlı Nubar’ın, yani dedesinin hayat hikâyesini anlatırken geniş bir panorama çiziyor: Hamidiye Alayları’nın baskınları; Ermenilerin yaşayışları ve zaman içinde uğradıkları zulümler; vicdanlı biri tarafından kurtarılan, Müslüman olarak büyütülen bir yetimin verdiği hayat mücadelesi; Karadeniz köylerindeki ağalık düzeni... Nubar’ın ya da Müslümanlaştırılıp Türkleştirildikten sonraki adıyla Kamil’in gerçekle kurgunun iç içe geçtiği yaşam öyküsü, 1900’lü yılların başlarından itibaren Karadeniz’deki yaşama, kültüre, dönüşüme dair malumatı da ince detaylarla veriyor.

Anadolu Selçukluları
Bir Hanedanın Evrimi

Anadolu (Rum) Selçuklularının ideoloji ve zihniyet tarihinin izine düşen bu kitap, bugüne kadar tarihin bu bölümü için yapılmış yorumlardan ve gözlemlerden farklı bir değerlendirme ortaya koyuyor. Anadolu Selçuklu sultanlarının göçebe beylerden Pers-İslâm hükümdarlarına dönüşmelerini inceliyor. Özellikle, “cihat” kavramının, Anadolu Selçukluları için, politikalarına şekil verecek kadar önemli olup olmadığını masaya yatırıyor. Bunu yaparken Bizans ve Anadolu Selçuklu kaynaklarını, günümüze ulaşan sikkeleri ve kitabeleri kullanan Mecit, kitap boyunca Anadolu Selçuklularının başarısının askerî değil, ideolojik olduğunu gösteriyor.

Koçgiri İsyanı
Sosyo-tarihsel Bir Analiz

Dilek Kızıldağ Soileau tarihe “Koçgiri İsyanı” olarak geçen, gerek resmî tarihin gerek Kürt milliyetçi tarih yazımının önemli duraklarından biri olan Koçgiri İsyanı’nı birçok boyutuyla, kapsamlı bir biçimde ele alıyor: “Kürt devleti kurmak için girişilen bir Kürt isyanı” olup olmadığını, Alevi Kürtlerin olaylara dahlini, olayların “isyan” niteliği taşıyıp taşımadığını inceliyor. Bunu yaparken tarihsel, sosyal ve kültürel arka plana olduğu kadar resmî belgelere de bakıyor.

Özgürlüğün Peşinde
Yaşadım, Diyebilmek İçin...

Özgürlüğün Peşinde: Yaşadım, Diyebilmek İçin... Yüksel Selek’in şahsi hikâyesinin yanına Türkiye’nin yakın siyasi yaşamını ve gündemini de ekleyen mütevazı ve nadide bir katkı…

Osmanlı’da Kürt Milliyetçiliği
Kimlik, Evrim, Sadakat

Osmanlı’da Kürt Milliyetçiliği, 19. yüzyılın sonunda tüm dünyayı ve imparatorluk coğrafyasını etkisi altına alan milliyetçiliğin Ortadoğu’nun en önemli bileşenlerinden birini, Kürt kimliğini, nasıl biçimlendirdiğini imparatorluk, âyan, aileler/aşiretler, kişiler ve sosyal-siyasal değişim üzerinden tartışıyor.

Osmanlı İstanbulu'nda Asayiş 1879 - 1909

Fransız tarihçi Noémi Lévy-Aksu, Osmanlı İstanbulu’nun asayiş meselesini, II. Abdülhamid’in Zaptiye Nezareti’ni kurduğu tarih olan 1879’la, bu nezaretin yerine Dahiliye Nezareti’ne bağlı Emniyet-i Umûmiye Müdüriyeti’nin oluşturulduğu 1909 arasındaki dönemi esas alarak anlatıyor ve Osmanlı’nın son döneminde sarayla tebaa arasındaki ilişkinin çeşitli veçhelerine ışık tutuyor.

Büyük Felaket'ten Sonra
Soykırım'ın Gölgesinde Ermeni-Türk İlişkileri

Thomas de Waal, 1915-1916 sonrası Ermenistan-Türkiye ilişkilerini ortaya koyuyor. Soykırımın yaşandığı yıllardan günümüze, bu iki ülkenin kurmaya çalıştığı ancak bir türlü başaramadığı ilişkinin gidişatını ele alıyor. Tarafsız bir gözlemle, hem Ermenilerin Soykırım’ı neden bir türlü aşamadığını, hem de Türklerin direndikleri inkâr politikasını inceliyor. Sınırın kapanmasından “futbol diplomasisi”ne, Zürih’te yapılan protokollerden Hrant Dink katliamına, Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin ibadete açılmasından Azerbaycan’ın bu iki ülkenin girişimlerine balta vurmasına dek uzanan çok farklı süreçleri, bu iki ülkenin geçmişi nasıl geride bırakarak sağlıklı bir ilişki kurabileceklerine dair sunduğu öneriler eşliğinde tartışıyor.

Tarihçiler

Véronique Sales’in yönetiminde, birçok yazarın katılımıyla hazırlanan Tarihçiler, dünya tarihyazımına ve tarih bilimine yön vermiş yirmi tarihçiyi, yaşadıkları hayatlardan yola çıkarak tarih biliminin yapı taşları haline gelen eserleri üzerinden ele alıyor

Parçalanan Devrim Düşleri
Osmanlı İmparatorluğu’nun Son Döneminde Hürriyetten Şiddete

Farklı etnik-dinî grupları barındıran Osmanlı İmparatorluğu’nun geniş coğrafyasında, dünyada yükselen devrim dalgalarından ve meşrutiyet hareketlerinden de etkilenilerek, 1908’de meşrutiyet ilan edildi. 1789 Fransız Devrimi’nin sembollerinden “özgürlük, eşitlik, kardeşlik” sloganını öne çıkararak Osmanlı yurttaşlığı yaratmayı amaçlayan bu devrim, Parçalanan Devrim Düşleri’nde, ülkedeki baskın olmayan gruplar açısından inceleniyor.

Yerli ve Milli Gündelik Hayat

Günümüz gündelik hayat ideolojisinin ve temsillerinin zengin bir dökümü var elinizdeki kitapta. Bir “devlet hücresi” gibi hayal edilen aile... Reklamlardaki esnaf tipolojilerinin çizdiği milli ahlâk ölçüsü... Minibüs-dolmuşlarda ayet-bayrak-nazar boncuğu kutsal üçlüsü... Medyanın televizyon-sonrası evresinde inşa edilen yeni izleyici kimliğine dair gözlemler... Suçun ırksallaştırılmasına “yarayan” kapkaç “gündemi”... Resmî-milliyetçi tarihçiliğin gündeliğe yansımaları... “Türk tipi kara ütopya” olarak Metal Fırtına romanı.. Ve “yerli” taşra sahnesi olarak Gaziantep: “Girişimci Kent” kimliği, yemek ve mutfak etrafında kurulan saadet söylemi, muhafazakâr taşra koşullarında emekçi kadınların zihniyet dünyası...

Devlet Olma Zanaatı
Osmanlı’dan Bugüne Kamu İcraatı

Tarih, siyaset bilimi, sosyoloji, antropoloji ve coğrafya alanlarında çalışan birçok ismi bir araya getiren bu çalışma, Osmanlı’nın son dönemlerinden günümüze Türkiye’de devlet erkinin pratikte nasıl kullanıldığını farklı açılardan inceliyor.

Hitler'in Kavgam'ı Üzerine Bir Analiz
Nasyonal Sosyalizmin Poetikası

Hitler’in Kavgam’ının, içeriğinden ziyade, zihniyetiyle, edasıyla, ruh haliyle, “ses tonuyla”, nasıl etkili olduğunu anlatan bir çalışma… Faşizme damgasını vuran, “irade” ve “kararlılık” gösterisiyle fanatik dünya görüşünün bir tahlili… Bu fanatizmin hangi toplumsal alt üst oluş koşullarında, hangi hayal kırıklıklarına hitap ederek yeşerebildiğine ve özellikle “yarı aydın” muhitlerde nasıl yayılabildiğine dair keskin bir gözlem… Bu küçük kitap, Hitler, Kavgam ve nasyonalsosyalist zihniyet dünyası hakkında, kısa-öz ve derin analizindeki başarısıyla takdir gördü.

Türkiye'de Sol ve Ordu
(1960-1971)

Özgür Mutlu Ulus, bu kapsamlı çalışmasında, 1960-1971 yılları arasında siyaset sahnesinde yer alan sol hareketlerin orduya ve cuntacılığa yaklaşımlarını incelerken, aralarındaki teorik tartışmalara da geniş yer ayırıyor; orduya bakışın sol çevrelerin siyasi anlayış ve pratiklerini belirleyen temel unsurlardan biri olduğunu ileri sürüyor. Dönemin sol hareketlerine dair sunduğu panoramayı, sosyalist çevrelerden önemli isimlerle yaptığı görüşmelerle zenginleştiriyor.

Bülent Ecevit
Karaoğlan

Karaoğlan, Türkiye’nin yarım asrında izi olan Bülent Ecevit’in fikir, siyaset ve hayat hikâyesini anlatıyor.

Fakihler ve Sofuların Kavgası
17. Yüzyılda Kadızâdeliler ve Sivâsîler

Osmanlı İmparatorluğu’nun 17. yüzyıldaki fikir ve zihniyet dünyasını resmeden bir kitap… Ali Fuat Bilkan, iki ulemâ “hizbini” oluşturan Kadızâdeliler ile Sivâsîler arasındaki kavganın, nasıl bir kargaşaya ve aynı zamanda nasıl bir taassup hâkimiyetine yol açtığını anlatıyor.

Komünizmle Mücadele Dernekleri
Türk Sağında Antikomünizmin İnşası

Ertuğrul Meşe, sebatla ve titizlikle, hem antikomünist tahayyülü hem de bunun ete kemiğe bürünmüş halini ele aldığı Komünizmle Mücadele Dernekleri: Türk Sağında Antikomünizmin İnşası adlı bu kitabında, bir yandan antikomünizmin Türk sağı içerisinde nasıl kavrandığı ve inşa edildiğini ülke dışındaki gelişmeleri de göz ardı etmeden, tarihselleştirerek incelerken, öte yandan antikomünizmi başlı başına bir ideoloji olarak “din, vatan, millet, aile ve namus” gibi aslında “fetişleştirilen” kavramlar ve motivasyonlar etrafında tetkik ediyor.

Naim Efendi'nin Hatıratı ve Talat Paşa Telgrafları
Krikor Gergeryan Arşivi

Taner Akçam, bu kitapta Osmanlı belgelerine dayanarak Naim Efendi adında bir Osmanlı bürokratının var olduğunu gösteriyor ve ilgili belgeleri yayımlıyor. Yine bunun gibi Naim Efendi tarafından yazılmış bir Hatırat’ın var olduğunu ilk defa açığa çıkartıyor ve bu Hatırat’ın daha önce hiçbir yerde yayımlanmamış bölümlerini okuyucular ile buluşturuyor.

Aklımdaki Che

Biyografi, anı, politik analiz, tarihsel bilgi, feminist idrak ve hatta şiir… Margaret Randall, Aklımdaki Che’de okuyucuya zengin bir Che Guevara portresi sunuyor.

Işıkla Karanlık Arasında

Işıkla Karanlık Arasında Türkiye sinemasının “ustasız ustası” Lütfi Ö. Akad’ın anıları, aynı zamanda sinemaya duyulan tutkunun kitabı…

21. Yüzyılda Milliyetçilik
Teori ve Siyaset

Soğuk Savaş’ın sona ermesinden sonra bir yeni uyanış yaşayan milliyetçilik, 21. yüzyılda nasıl biçimlenecek, ne gibi roller oynayacak? Elinizdeki derleme, geniş bir bakış açısıyla bu sorulara cevaplar arıyor.