Özet: Bu makale, Beyrut ve Kahire’nin belli bir elit grubunun ülkelerindeki devlet siyasetine ve içinde yaşadıkları toplumun genel kültürel karakterine dair söylemlerini ve bu söylemlerin kendi toplumsal konumlarını tasvirlerinde oynadığı rolü inceleyecektir. Elitlerin bu temaları dile getiriş biçimleriyle 1990 sonrası ana akım kalkınma söylemleri arasındaki ortaklıklara dikkat çekilmeye çalışılacaktır. Bu toplumsal grubun mensupları bilgi, kültür ve siyaset gibi terimlere yükledikleri anlamlarla, ana akım kalkınma söylemlerini basitleştirerek yeniden üretmekte ve doğrudan gönderme yapmaksızın, kendi kimliklerini bu söylemler aracılığıyla tanımlamaktadırlar. Bu örtüşmelerde de, kalkınma söylemlerinin daha az dikkat çeken bir kullanım alanı belirginleşmektedir. Azgelişmişlik sorunlarının kaynağı resmî karar alıcı kurumlar ya da belli yeterliliklerden yoksun toplumlar olarak algılandığı ölçüde, diğerlerinin yoksun olduğu niteliklere sahip olma iddiasını taşıyanlar için örtük bir üstün olma durumu ortaya çıkar. Böylece, eğitim altyapıları, sınıf konumları ve uluslararası ağlara ve dillere erişimleri sayesinde, kalkınma söylemlerinin dilini doğallıkla konuşabilen toplumsal gruplar faillik kazanır ve kendilerine ayrı bir kimlik tesis ederler.
Anahtar sözcükler: Seçkinler, kalkınma, Lübnan, Mısır, Ortadoğu