Dünyaya Yeni Gelen Okurlar İçin
“Bilmemeyi çoktan sahiplenmiş” birisinin, başkalarından neler neler öğrendiklerinin dökümünü yapan maddeleriyle… “Soluk almadan bilmeye” ayak direyen, mütereddit bir ansiklopedi.
Dünyaya Yeni Gelen Okurlar İçin, sahiden dünyaya yeni gelmiş gibi halis ve saf, konuşuyor bir yandan… Bir yandan da, adeta mühendis aklıyla bir oyun oynuyor. Bir kenarda da aşk akıyor, “deneyime dayanmayan bilgelik” olarak. Barış Bıçakçı’dan, ömür kadar kısa bir roman.
General Şıvasko
General Şıvasko, had ve hudut arasında yaşayan köylülerin var olma çabalarının, şairin peşinden, geçmişin izinden gidenlerin ve onların peşini bırakmayanların romanı.
Ali İpek, yara kabuğuna saklanacak kadar küçük ama onları var edecek kadar da büyük hikâyeleriyle birlikte geçmişlerini katırlarla taşıyanların zorlu yolculuğunu anlatıyor.
Yıkımdan Umut ÇıkarmakDeprem, Hatay, Dayanışma
6 Şubat 2023 depremleri, büyük can kaybıyla, devletin kriz yönetimindeki ağır problemlerle ve süregiden mağduriyetlerle, sarılamayan yaralarla konuşuldu. Oysa bir de, çok güçlü bir dayanışma ve umudu yaşatma uğraşı var. Özellikle, ihmale uğradığı duygusuyla adeta ikinci bir deprem yaşayan Hatay’da kendisini gösteren bir veçhe, bu.
Serkan Turgut, Yıkımdan Umut Çıkarmak’ta, bize Hatay sahasının bu yüzünün yanı sıra, gönüllülerin çalışmasının ve “Kolektif Koordinasyon” adıyla örgütlenen öz yardım faaliyetinin, orada bir hayat kurduğunu gösteriyor.
Kapitalizm Tarihi İçinde Sosyal PolitikaYoksulluk, Çalışma ve Toplum
Ayşe Buğra, 16. yüzyıldan günümüze, sosyal politika deneyimlerinin eleştirel bir değerlendirmesini yapıyor: Sadaka rejiminin düzenlenmesinden yeni yoksulluk yasalarına, hayırseverlik pratiklerine, işçi sınıfının mücadelesine ve kazanımlarına, refah devleti uzlaşmasının yarattığı kurumlara ve neoliberalizmin yol açtığı yeni çalışma ve yeni yoksulluk biçimleriyle baş etme çabalarına – bu arada Covid-19 pandemisi ve Ukrayna savaşı gibi global olayların etkilerine… Sosyal politikanın oynadığı dönüştürücü rolün tarihsel önemini hatırlatan bir kitap.
Avangard Sanat TeorisiAvangard Düşüncesi ve Tarihi
Poggioli’nin 1940’ların sonunda Inventario dergisinde dört bölüm halinde tefrika edilen ve 1962’de kitap olarak yayınlanan Avangard Sanat Teorisi adlı çalışması, Batı sanatı ve edebiyatında avangardı sosyolojik bir olgu olarak inceleyen ilk kapsamlı çalışmadır. Poggioli, “avangard” veya “öncü” sıfatının belirli eğilim ve hareketleri nitelemek üzere kullanılmaya başlandığı 1800’lerin sonundan 20. yüzyılın ortalarına kadar, sanat ve edebiyat alanında geleneğe ve klasizme karşı bayrak açan, estetik (ve yer yer ahlaki) normlardan sapmayı başlı başına norm haline getiren hareketlerin ortak paydalarını kavramsallaştırır.
"Yaram Derine Düştü"Veliköylü Devrimci Öğretmen Cengiz Aksakal
“Yaram Derine Düştü”, devrimci öğretmen Cengiz Aksakal’ın hikâyesinin etrafında halka halka yayılarak “bir zamanlar Şavşat”ı anlatıyor. Artvin-Şavşat, 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde, Türkiye’de “devrimci durum”un belki en canlı hissedildiği coğrafyaydı. Sezai Sarıoğlu, “rüya zamanlar” diye hatırlanan bu deneyimi, yaşayanların dilinden göz önüne seriyor.
Fırtınalı Yıllar
Usta gazeteci Ahmet Çakır, Fırtınalı Yıllar’da 1974 yılında TRT İstanbul Radyosu’nda çalışmaya başladığı günlerden gazetecilik ve edebiyat dünyasına girişine, çeşitli gazetelerde yaşadığı zengin deneyimlerden yer yer eğlenceli, yer yer hüzünlü hikâyelere, hayatını anlatıyor. Çakır anılarında sadece kendi geçmişini sergilemiyor, hem Türkiye basın tarihinin ve önemli isimlerinden olduğu spor gazeteciliğinin 2000’li yılların başına kadar bir panoramasını ortaya koyuyor hem de çeşitli bakımlardan ülkedeki dönüşümün, değişimin tanıklığını yapıyor…
Trendeki Yabancılar
Biri boşanmak istediği karısıyla sorunlar yaşayan genç bir mimar, öbürü babasından nefret eden, alkole düşkün işsiz bir genç. Bir tren yolculuğunda karşı karşıya düşen bu ikili için yolculuk, aslında yeni başlamaktadır.
Patricia Highsmith’in 1950 yılında yazdığı ilk romanı Trendeki Yabancılar yayımlanır yayımlanmaz büyük başarı kazanmış, bir yıl sonra Alfred Hitchcock tarafından filme uyarlanmıştır.
Karanlık Suskunluk
Koca bir otel, üstelik karşılıksız, niçin başkasına devredilmiş olabilir? Dedesinin yıllar önce yaptığı bu bağışın belgesini bulan bir adamın peşine düştüğü sır, çok daha büyük bir sır yumağının çilesini açıyor. Ve bu sır, İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerinin hercümercinde Almanya topraklarında “kayıp” olarak kaydedilmiş bir siyah ABD askerinin hikâyesiyle buluşuyor.
Karanlık Suskunluk’ta, özel dedektifimiz Georg Dengler’in blues ve caz tutkusu, iyice ön plana çıkıyor. Chicago blues’unun efsanesi Junior Wells, bizzat sahne alıyor romanda. Karizması, sohbeti... ve sırrıyla!
Kopuk
Melih Özeren, Kopuk'ta bir sokak çocuğunun yoklukla, yalnızlıkla ve ölümle sınanan hayatını anlatıyor. Bu hayata, bu hayatın muhatabına üzülüyoruz, keşke elimizden bir şey gelse diyoruz ama her şeye rağmen kahramanımız öyle güçlü ya da kendini güçlü göstermeyi o kadar iyi beceriyor ki, ona acımıyor, daha doğrusu acıyamıyoruz. Kendimizi yaşam, insan olmak ve dünyanın halleri üzerine düşünürken buluyoruz.
HınçAhınç
HınçAhınç, geleceksiz ve yoksul üç gencin dostluğu etrafında örülü, yeni-gençliğin dilinden anlatılan usta işi bir roman.
AnnelikGerilimler, Mücadeleler, Uzlaşmalar
Ceylan Nur Akgün, Annelik. Gerilimler, Mücadeleler, Uzlaşmalar’da tarihte anneliğe yüklenen farklı anlamların izini sürüyor ve günümüz Türkiyesi’nde annelerin kaygılarıyla, korkularıyla yüzleşiyor. Çalışma kadınların gerçek deneyimlerine, gerçek duygularına, gerçek yaşamlarına ulaşmaya çalışıyor, önümüze sürülen makbul annelik kodlarını çözümlüyor, ataerkil düzen altında nefes almaya çalışan annelerin sesini bize ulaştırıyor.
Osmanlı İmparatorluğu'nun Son Döneminde Lazlar (1877-1923)
İrfan Çağatay Aleksiva, Osmanlı İmparatorluğu’nun Son Döneminde Lazlar 1877-1923 başlıklı çalışmasıyla, Osmanlı İmparatorluğu’nu konu edinen tarihyazımında oldukça eksik bırakılmış bir alan olan Lazlar ve Lazistan üzerine detaylı bir inceleme sunuyor. Dönemin gazete ve arşivlerinden yararlanan Çağatay Aleksiva, Lazistan’ın 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonucunda bölünmesinin canlandırdığı Laz hareketinin evrimini, Laz aydınlarının ortaya çıkışı, cemiyet ve derneklerinin kuruluşu üzerinden takip ediyor.
Gizli Bahçe
Frances Hodgson Burnett, çevresindeki herkesi kaybetmesinin ardından Hindistan’dan İngiltere’ye göç edip yeni bir hayata atılan Mary’nin ilginç hikâyesini anlatıyor. Dokuz yaşına kadar Hindistan’da dadılar tarafından büyütülen Mary Lennox aniden İngiltere’ye, eniştesinin malikânesine taşınmak zorunda kalır. Aksi, huysuz bir çocuktur. Fakat odasından asla çıkmayan kuzeni Colin ve onun aksine, sürekli kırlarda dolaşıp hayvanlarla, bitkilerle ilgilenen Dickon’la tanışınca, daha önce hiç görmediği güzelliklerle karşılaşmaya başlar. Üç kafadar, malikânede keşfettikleri bir bahçede çalışarak hem kendilerini, hem çevrelerini dönüştürür.
Orlando
Virginia Woolf’un deneysel yapıtlarından Orlando, edebiyat tarihine getirdiği yeni solukla modernist romanın doruklarından biri.
Zindankale
Korkunç bir rüya... Kâbus. Koca koca insanlara yatak ıslattıran, gündüz de zihne yapışan cinsten. Üstelik “dizi-rüya”. Devam ediyor, gelişiyor; gizli kamera gibi geziyor görenin geçmişinde.