Aralık 2022 Tarihinde Tekrar Baskılar

Vücudunuz Hayır Diyorsa
Duygusal Stresin Bedelleri

Hastalık, rahatsız edici bir durumdur. İnsanın sağlıklıyken çok da farkında olmadığı yaşamsal önemdeki fizyolojik ve psikolojik süreçlerine ciddi bir darbe vurur. Özellikle de kronik hastalığı olan biri, vücudunun sınırlarını bu hastalık yoluyla fark etmeye başlar. Eskilerin bilgeliğine dayanan sezgiler ve öğretiler, fiziksel rahatsızlıkları kişinin kişilik yapısıyla, psikolojik durumuyla, özellikle de stresle ilişkilendirir.

Işık Doğudan Gelir

Işık Doğudan Gelir, siyasî, felsefî, dogmatik herhangi bir inancın peşinde olmayan, başka milletlere, başka fikirlere, başka düşünce ve duyma tarzlarına sonsuz bir tecessüs besleyen bir Cemil Meriç klasiği, tüm diğer eserleri gibi.

Etimoloji Işığında
Kelimelerin Dünyasında Gezintiler

Bülent Aksoy, Kelimelerin Dünyasında Gezintiler’de Türkçenin Arapça, Farsça ve Batı dilleriyle etkileşiminden, bu etkileşim sonucu dilimize yerleşen kelimelerin bugünkü algılanışlarına; zamanla anlam değişikliğine uğrayanlardan, yanlış yerde kullanıla kullanıla “galat-ı meşhur”a dönen kelimelere uzanan geniş bir alanda dil üzerine düşünüyor. Bunu yaparken, dili sadece bir iletişim aracı olarak görmeyip, kelimeler, insan ve toplum arasındaki dönüştürücü ve besleyici ilişkiyi göstermeyi de ihmal etmiyor.

Esas Duruşta Cinayet

İsmail Saymaz Esas Duruşta Cinayet’te, çeşitli örnekleriyle asker ölümlerini mercek altına alıyor. Tahkir, kötü muamele, dayak, eziyet, intihar ve cinayet sebebiyle hayatlarını kaybeden askerlerin başlarına gerçekte ne geldiğini araştırıyor, ölümlerin gerçek sebeplerini ve bunların üzerinin nasıl örtüldüğünü ortaya koyuyor. Başka canların sorumsuzca feda edilmesine göz yumulmasın diye…

Okuyucu

Okuyucu, İkinci Dünya Savaşı ertesinde, on beşindeki lise öğrencisi Michael Berg ile otuz altı yaşındaki Hanna Schmitz arasındaki tutkulu aşk üzerine kurulu bir hikâye anlatıyor.

Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku

Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, İtalyan Yokuşu’ndan aşağı, rüzgâra asılıp Tophane’ye inen roman.

Duygusal Eğitim

Flaubert olgunluk dönemi şaheserinde, yerini sanayi toplumuna bırakacak romantik 1848 neslinin kaygılarının ve yiten hayallerinin bir panoramasını çiziyor.

Araba Sevdası
Sadeleştirilmiş Basım

Sultan Abdülaziz döneminde yaşanan trajikomik bir aşk hikâyesini, abartılı bir “alafranga züppe” karakterinin etrafında anlatan Araba Sevdası, Türkçe edebiyatın en özgün örneklerinden biridir. Daha sonra pek çok romanda benzer örnekleri yaratılacak, aşırı Batılılaşmış, özenti karakterlerin dramı, en yoğun olarak Araba Sevdası’nın kahramanı Bihruz Bey’in şahsında ete kemiğe bürünür ve bir klasik haline gelir.

Sanatta ve Edebiyatta Eleştiri
Alman Romantizminde Sanat Eleştirisi Kavramı

Alman Romantizminde Sanat Eleştirisi Kavramı”, Benjamin’in 1919’da Bern Üniversitesi’ne sunduğu doktora tezidir. Erken romantiklerin sanat eleştirisi konusundaki görüşlerine odaklanan bu eser, eleştirel kuramın temel metinlerinden biridir ve günümüzde de pek çok çalışmaya konu olmaya devam etmektedir.

Panorama

Türkiye yakın tarihinin çeşitli dönemlerini romanlarında konu alan Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Panorama’sı, Kurtuluş Savaşı ve sonrasının işlendiği Ankara romanının devamı sayılabilir. Yazar bu kitabında çok partili döneme geçişin çeşitli özeliklerini ve devrim heyecanının sönüşünü anlatıyor.

Ö.T.E.K.İ.
(Gizli Topluluk)

Franz oldukça normal bir çocukken, tek gözüne takmak zorunda kaldığı bir bantla bütün hayatı değişir. Okul bahçesinin kuytu köşelerinde, o güne kadar hiç fark etmediği çocuklarla tanışır: Kablolu Lepiska Blume, Köstebek Jacob, Kule Emily, Üç Kalibre Holger ve diğerleri. Gizli bir topluluk oluşturan bu çocuklar, Ö.T.E.K.İ. adını verdikleri örgütü kurarlar.

Issızlığın Ortası

Arada kalan, kaybolan, kayıplarını arayan, savaşı sorgulayan, nefes almaya çalışan ve ölümün eşiğinde yaşayan bir kahraman... Bir 68’ romanı... Tempolu, nefes nefese, Türkçe edebiyatta eşine az rastlanır bir kurgu... Issızlığın Ortası, usta yazar Mehmet Eroğlu’nun yayımlanan ilk romanı. Şaşırtan, edebiyata tazelik getiren, sakıncalı bulunan, bol ödüllü...

Sessizliğe Hayranlık

Sessizliğe Hayranlık, etnisite, ırk, cinsiyet ve ulus meselelerini çokkatmanlı bir anlatıyla ele alan bir başyapıt.

Korkuyu Beklerken

Oğuz Atay’ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okuru alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmaz. Kitaba adını veren hikayenin korkuyu beklerken kendini evine hapseden kahramanı, Atay’ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından.

"Zor Kişilikler"le Yaşamak

Problemlerimizin kaynağını, çoğu zaman hayatımızdaki “başka kişiler”in yaşantımızı ne derece etkilediklerini fark etmeksizin yanlış yerlerde ararız. Sorunlarımızın odağındaki “başka kişiler”i fark ettiğimizde, onların birer “zor kişilik” olarak en yakın dostumuz, iş arkadaşımız hatta eşimiz olduğunu görürüz. “Zor kişilikler”in çevresi, bu kişilerin sürekli olarak sergiledikleri davranışlar karşısında şaşkınlığa düşer:

Hayır Demeyi Bilmek
Sağlıklı sosyal ilişkiler için reddetmeyi öğrenmek

“Hayır” demek hepimize neden bu kadar zor gelir? Onaylamadığımız düşünceleri onaylar görünmek pahasına, bizi başkalarına uyum sağlamaya iten nedir? İlişkilerimizde sevilmeme ya da reddedilme tehdidi bizi nasıl yönlendirir? Haklı bir “hayır”ı ifade etmek, gerçek bir bireyin oluşmasına ve güçlemesine nasıl katkıda bulunur? Kalıplardan kurtularak düşüncelerimizi özgürce ifade edebilmek mümkün müdür?

Marka Yönetimi
Güçlü ve Başarılı Markalar İçin Temel İlkeler

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi olan Işıl Karpat Aktuğlu bu çalışmasında, markanın ne olduğundan, değerinin nasıl ölçüldüğüne kadar geçen süreçle, bütünleşik pazarlama iletişimi çabalarını temel alarak marka yönetim sürecini derinlemesine analiz etmektedir

Dönemeçte

Tarık Buğra bu romanında Türkiye’nin tek parti egemenliğindeki cumhuriyetten çok partili rejime, “demokrasi”ye geçiş aşamasını, Cumhuriyet döneminin kavşaklarını ele alan öteki romanlarında olduğu gibi, yine Anadolu taşrasından, oraya özgü insanların dünyasından ele alıyor. Ancak bu kez, daha önce mağduriyet hallerinde, hırpalanan, bastırılan yanları ile tipleştirilen bu insanların, DP’nin harekete geçirdiği bireysel kâr, kazanç, girişim, hırs ve saikleri ile sarmalanmış portreleri ön plandadır.

Sosyoloji Notları ve Konferanslar

Yazan değil konuşan Cemil Meriç. İstanbul ÜniversitesiEdebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nde 1965’ten 1969’a kadar Cemil Meriç’in anlattığı dersler, verdiği konferanslar ve bazı sohbetler sırasında tutulmuş notlar. Donmuş bir müfredatı anlatan bir “hoca” değil, öğrencileri ve dinleyenleriyle birlikte sesli düşünen bir fikir adamının görüşleri.