Yeni İstanbul için eski İstanbul tahayyülleri: Süleymaniye kentsel dönüşüm projesi

Yeni İstanbul için eski İstanbul tahayyülleri: Süleymaniye kentsel dönüşüm projesi

JULIA STRUTZ

Özet: Süleymaniye kentsel dönüşüm projesi, mahallede yaşamakta olan nüfusu yerinden eden bir vaka ve kentsel müdahale olmanın yanı sıra yeni milli zaman ve mekân anlayışı ile hegemonya yaratan siyasi bir proje olarak da okunabilir. Bu makale Süleymaniye’nin, Cumhuriyetin ihmal ettiği Osmanlı tarihini iddialı biçimde temsil eden bir hafıza mekânına (lieu de memoire) dönüşmüş olduğunu ve şimdilerde mahallenin 16. ve 18. yüzyıllar arasındaki muhteşem Osmanlı-Müslüman hafızasını öne çıkaran bir tahayyül ile inşa edildiğini ileri sürüyor. Bellek, tarih ve mekân ekseninde bir kavramsal çerçeve Süleymaniye örneğinde ortaya konduktan sonra, Süleymaniye’de birçok başka kentsel dönüşüm projelerinde olduğu gibi hali hazırdaki mekânsal müzakereler, söylemler ve kimlik kurguları analiz ediliyor. Arşiv belgelerinin yardımıyla, Süleymaniye’nin tarihsel tahayyüllerinin alternatifsiz olmadığı ortaya konuyor: Yaygın söylemdeki sınıfsız mahallenin yerine belirgin sınıf farkları, şaşırtıcı oranlarda kadın mülk sahipliği, yapım kurallarına uymayan devlet elitlerinin bulunduğu alışılmadık bir mahalle profili sergileniyor. Bu alternatif tahayyül önerilerinin amacı daha doğru bir tarih ya da daha gerçek bir gerçek göstermek değil; sadece tarihsel söylem ve tahayyül üretiminin güncel projelerle ilişkisine ve siyasi karaların meşrulaştırılmasında oynadıkları role dikkat çekmektir.

Anahtar sözcükler: Süleymaniye, kentsel dönüşüm, hafıza mekânları

***

Re-inventing the past for a new Istanbul: The urban transformation project in Süleymaniye

JULIA STRUTZ

The urban transformation project underway in Istanbul’s neighbourhood Süleymaniye is not only a case of massive eviction of the existing population, but also a political project of creating a new hegemony with a new national time and place. This article argues that Süleymaniye was turned into a lieu de mémoire symbolizing the neglected Ottoman history of the Turkish Republic, which is now re-invented to refer back to a glorious Ottoman-Muslim memory of the neighbourhood between the sixteenth and eighteenth centuries. After having put this case into a theoretical framework of space and memory, the ongoing spatial negotiations, narratives and the search for identity will be analyzed that lie at the very heart of the project in Süleymaniye as in many other urban transformation projects in Istanbul. With the help of archival documents, this article will show that the history re-imagined for Süleymaniye is by far without alternatives: class-differences in a neighbourhood perceived as a typical example of the Ottoman classless “mahalle”, astonishing amounts of female property-owners, state elites not complying to building regulations. But instead of arguing for another real history or a truer truth, this article tries to show how historical narratives are employed for contemporary aims.

Keywords: Süleymaniye, urban transformation, spatial memory