Manzumeler
Bütün Eserleri dizisinden, öncekilere hiç benzemeyen bir Vüs’at O. Bener kitabı. Bir sürpriz: Bener, “şiir” olarak nitelememekte ısrar ettiği manzumelerini biraraya topladı. Gene her zamanki gibi, bir hayata sığdırılmış birkaç hayat. “Yaşa Varol Harbiye”den “Hıçkırıyor Handan”a kadar ironik, bıyık altından, haddinden fazla gayrıresmi bir Cumhuriyet tarihi, hepsine koşut, bir yaklaşıp bir uzaklaşarak ilerleyen bir kişisel tarih; “Kirpi saçlıyım / Akıtma bıyık / Kattı önüne beni / Bir Muhalif Ruzigar”
İstanbul'un Son Sürgünleri
Türk ve Müslüman olmayan uyruklarına karşı ‘özel’ devlet politikasının çarpıcı bir örneği. Kıbrıs sorununda gerginliğin artması karşısında, kendini aslen “İstanbullu” hisseden bir azınlık topluluğunun “diplomatik koz” olarak ‘değerlendirilişi’. İstanbul Rumlarının bakiyesi olan küçük cemaatin 40 bin ferdinin bir çırpıda sınırdışı edilişinin trajik hikayesi.
İslâm, Halk ve Devlet
Zubaida, “politik İslam” akımlarını, Ortadoğu’nun devlet geleneğiyle, siyasi yapısıyla ve popüler kültürüyle ilişkisi içinde inceliyor. İslam’a özgü olmayan bu örüntülerin İslamî hareketin biçimlenmesindeki belirleyiciliklerini vurguluyor. Politik İslam’ın baskın karakteri, ona göre ulus-devlete bağlı bir milliyetçiliktir.
Bir Dünyanın Eşiğinde
Cemil Meriç'in ilk telif eseri ve yazarın düşünce serüveninde bir dönüm noktası. Avrupa dışı kültürler ve Doğu, yazarın "tecessüslerin coğrafyasına" Hint'le, Hint Edebiyatı çalışmasıyla girdi. "Olemp'i ararken Himalaya çıkmıştı" karşısına. Kitap, alışılmış edebiyat tarihi ve incelemesi kalıbına uymaz.
Batılıların Somali HamlesiEfendinin İnsanlığı
Uygar Batı'nın "insani girişimciliği"nin Somali hamlesi... Bir Tanrıcılık oyunu... Bir megalomani... Kıyasıya insancıllık... Yüzlercesinin içinden seçilen bir hasta çocuğu hayata döndürmekle, ellerini göğe açarak yaşamaya alışkın insanların geçici olarak bir araya tıkıştırılmasından başka bir şey olmayan himaye idareleri kurmakla, iyileşemeyecek halde olanlarla yapılan pasif ölüm yardımıyla, şiddetle zorla, barış götürerek icra edilen bir insancıllık... Yeni anlamıyla bir cins Haçlı Seferi: Efendinin İnsanlığı.
1782 Yılı Yangınları
1782 yazında İstanbul’u kasıp kavuran iki büyük yangının hikayesi. Yolaçtığı can kaybıyla, yok ediverdiği eserlerle, söndürme mücadelesiyle, padişahın yangın mahallini ziyaretiyle, yeniden iskan faaliyetiyle... İstanbul’un tarihî dokusunun bir parçası olarak yangın ‘yaşantısı’.