#taşra Etiketindeki Kitaplar

Elhamdülillah Laikiz
Cinsiyet, İslâm ve Türk Cumhuriyetçiliği

Nancy Lindisfarne, Türkiye’de saha çalışması yapmış bir antropolog. Bu kitabında Richard Tapper ile beraber Eğridir kasabasında yaptıkları saha araştırmasına dayanarak, cinsiyet, İslâm ve devlet arasındaki ilişkileri inceliyor; İslâm’ın sıradan insanlar için ne anlama geldiğini, yaş, cinsiyet ve toplumsal sınıf farklarının insanların dinle olan farklı ilişkilerini nasıl etkilediğini bulmaya çalışıyorlar.

Edebiyatın Taşradan Manifestosu

Taşranın edebiyata (ve düşünceye ve sinemaya) akıttıklarına, edebiyattan taşraya akanlara dair denemeler.

Sudan Sebepler
Türkiye’de Neoliberal Su-Enerji Politikaları ve Direnişleri

Sudan Sebepler, bu sürecin bir kolunu, neoliberal su-enerji politikalarının ekonomi-politiğini ve hidroelektrik santralleri (HES) ile büyük barajlara karşı yirmi yıla yakın bir zamandır sürmekte olan mücadele deneyimlerini şekillendiren saikleri, süreçleri ve failleri birçok boyutuyla kayda geçirmeyi hedefliyor.

Demir Çelik Karabük
Bir İşçi Kentinin Hikâyesi

Sanayiyle, (şehrin futbol kulübüne de adını veren) Demir Çelik’le özdeşleşmiş bir yer, Karabük. Bir işçi şehri–muhafazakâr bir işçi şehri. Ali Karatay, son derece ayrıntılı, analitik değeri de yüksek incelemesinde, işte bunun, “sağcı, köylü ve muhafazakâr” bir işçi şehrinin hikâyesini anlatıyor.

Hovarda Âlemi
Taşrada Eğlence ve Erkeklik

Taşrada gece hayatının bir panoraması… Ekonomi-politik dinamiğinden eğlence kültürüne, davranış kodlarına, raconlarına… Osman Özarslan, taşrada bir modernlik deneyiminin de mekânı olan gazino ortamının derin bir analizini yapıyor.

Taşraya Bakmak

Taşra: Darlık, boğuntu, kasvet, tekdüzelik, kenarda kalmışlık, gerilik, bağnazlık, kavrukluk, güdüklük... Taşra: Saflık, samimiyet, sıcaklık, sahicilik-otantiklik, sükûnet, asûdelik... Buna benzer olumlu-olumsuz klişelerle anılır taşra. Peki o klişelerin ötesinde ne var?

Yerli ve Milli Gündelik Hayat

Günümüz gündelik hayat ideolojisinin ve temsillerinin zengin bir dökümü var elinizdeki kitapta. Bir “devlet hücresi” gibi hayal edilen aile... Reklamlardaki esnaf tipolojilerinin çizdiği milli ahlâk ölçüsü... Minibüs-dolmuşlarda ayet-bayrak-nazar boncuğu kutsal üçlüsü... Medyanın televizyon-sonrası evresinde inşa edilen yeni izleyici kimliğine dair gözlemler... Suçun ırksallaştırılmasına “yarayan” kapkaç “gündemi”... Resmî-milliyetçi tarihçiliğin gündeliğe yansımaları... “Türk tipi kara ütopya” olarak Metal Fırtına romanı.. Ve “yerli” taşra sahnesi olarak Gaziantep: “Girişimci Kent” kimliği, yemek ve mutfak etrafında kurulan saadet söylemi, muhafazakâr taşra koşullarında emekçi kadınların zihniyet dünyası...

Geleneksel Alevilik
İnanç, İbadet, Kurumlar, Toplumsal Yapı, Kolektif Bellek

Aleviliğin, gitgide kaybolmakta olan bir katmanını ele alıyor bu kitap: Rıza Yıldırım’a göre, günümüz Aleviliğinin en alt katmanını oluşturan geleneksel Aleviliği. “Yalıtılmış, sıkdokulu, kırsal” ilişkilere dayanan, “mistik ve mitik nitelikli dogmalar”la kendini sözlü iletişimle yeniden üreten bir kültür olarak tasvir edilen geleneksel Alevilik, aktarım kanalları hayli tıkanmış olduğundan, bir tür “gizli kaynak” havası taşıyor.