Mezopotamya ve Eski Yakındoğu
53 harita; 342’si renkli 468 resim Mezopotamya haklı olarak “uygarlığın beşiği” diye adlandırılmıştır. Toplumsal kalkınma ve insanlığın ilerlemesi için gerekli temeller, antik dünyanın Dicle ile Fırat ırmakları arasında uzanan (Mezopotamya, Yunanca Mesopotamia “ırmaklar arasındaki ülke” anlamına gelir) ve bugün Irak ve Suriye olan toprakların bir bölümünü kapsayan bu bölgesinde atılmıştır.
53 harita; 342’si renkli 468 resim
Mezopotamya haklı olarak “uygarlığın beşiği” diye adlandırılmıştır. Toplumsal kalkınma ve insanlığın ilerlemesi için gerekli temeller, antik dünyanın Dicle ile Fırat ırmakları arasında uzanan (Mezopotamya, Yunanca Mesopotamia “ırmaklar arasındaki ülke” anlamına gelir) ve bugün Irak ve Suriye olan toprakların bir bölümünü kapsayan bu bölgesinde atılmıştır.
Avcı-toplayıcılıktan çiftçiliğe ve köylerden kent yaşamına ilk olarak Mezopotamya’da ya da çevresinde geçildi. Bronz Çağı’nda ilk imparatorlukların doğup büyümesi ve ilk yazılı dilin geliştirilmesi de gene burada ve komşu Yakındoğu’da olmuştur.
Atlasta son Buzul Çağı’nını ardından bölgede meydana gelen fiziksel değişikliklerin tanımlanmasından başlanarak, yaklaşık 12.000 yıl boyunca bu topraklarda yaşayan değişik halk, ırk ve kabilelerin kültürel, teknolojik, siyasi ve iktisadi başarılarının öyküsü anlatılmaktadır. Kitap, ilk göçebelerden savaşan kent devletlerinin gelişmesini, Babil ve Asur’un yükselişlerini izlemekte, Dareios’un (Latince Darius) güçlü Pers İmparatorluğu ve bunun MÖ 330 yılında Büyük İskender tarafından yıkılışıyla son bulmaktadır. Bu döneme ilişkin olarak bilinenlerin çoğu arkeolojik buluntulara dayandığından, bunlar oldukça ayrıntılı olarak ele alınmaktadırlar. Büyük öneme sahip olduğu anlaşılan buluntular arasında Akdeniz’den İran yaylasına kadar uzanan (MÖ 4. binyılda Geç Uruk kültürünün şaşırtıcı kapsamının kanıtı olan) dudaklı kâseler ve tüm bölgede bezeme amacıyla kullanılan (ve daha MÖ 3000 yılında Afganistan ve İndus Vadisi’ne kadar uzanan ticaret bağlantılarını gösteren) yarı değerli kırmızı akik ve lapis-lazuli (laciverttaşı) taşları vardır.
Uzmanlaşmamış okuyucuya hitap eden kolay anlaşılır metne çok sayıda açıklayıcı harita ve renkli resim eşlik etmektedir. Öykünün parçasını oluşturan belli başlı bütün merkezler okuyucuya bir kılavuz olması amacıyla alan planları, çizimleri ve fotoğraflarıyla birlikte verilmişlerdir. Ur Krallık Mezarlığı (Sir Leonard Woolley tarafından bulunmuştur), Zigguratlar (Mezopotamya’nın ünlü tapınak kuleleri) ve Babillilerin bilim ve matematiğe katkılarının da içinde olduğu çok çeşitli önemli konu özel bölümler biçiminde sunulmuştur. Kitap bir teknik ve diğer terimler sözlüğü içermekte, kronolojik cetvel, kaynakça, atlas ve dizin gibi yararlı başvuru bölümleri bulunmaktadır.
Mezopotamya haklı olarak “uygarlığın beşiği” diye adlandırılmıştır. Toplumsal kalkınma ve insanlığın ilerlemesi için gerekli temeller, antik dünyanın Dicle ile Fırat ırmakları arasında uzanan (Mezopotamya, Yunanca Mesopotamia “ırmaklar arasındaki ülke” anlamına gelir) ve bugün Irak ve Suriye olan toprakların bir bölümünü kapsayan bu bölgesinde atılmıştır.
Avcı-toplayıcılıktan çiftçiliğe ve köylerden kent yaşamına ilk olarak Mezopotamya’da ya da çevresinde geçildi. Bronz Çağı’nda ilk imparatorlukların doğup büyümesi ve ilk yazılı dilin geliştirilmesi de gene burada ve komşu Yakındoğu’da olmuştur.
Atlasta son Buzul Çağı’nını ardından bölgede meydana gelen fiziksel değişikliklerin tanımlanmasından başlanarak, yaklaşık 12.000 yıl boyunca bu topraklarda yaşayan değişik halk, ırk ve kabilelerin kültürel, teknolojik, siyasi ve iktisadi başarılarının öyküsü anlatılmaktadır. Kitap, ilk göçebelerden savaşan kent devletlerinin gelişmesini, Babil ve Asur’un yükselişlerini izlemekte, Dareios’un (Latince Darius) güçlü Pers İmparatorluğu ve bunun MÖ 330 yılında Büyük İskender tarafından yıkılışıyla son bulmaktadır. Bu döneme ilişkin olarak bilinenlerin çoğu arkeolojik buluntulara dayandığından, bunlar oldukça ayrıntılı olarak ele alınmaktadırlar. Büyük öneme sahip olduğu anlaşılan buluntular arasında Akdeniz’den İran yaylasına kadar uzanan (MÖ 4. binyılda Geç Uruk kültürünün şaşırtıcı kapsamının kanıtı olan) dudaklı kâseler ve tüm bölgede bezeme amacıyla kullanılan (ve daha MÖ 3000 yılında Afganistan ve İndus Vadisi’ne kadar uzanan ticaret bağlantılarını gösteren) yarı değerli kırmızı akik ve lapis-lazuli (laciverttaşı) taşları vardır.
Uzmanlaşmamış okuyucuya hitap eden kolay anlaşılır metne çok sayıda açıklayıcı harita ve renkli resim eşlik etmektedir. Öykünün parçasını oluşturan belli başlı bütün merkezler okuyucuya bir kılavuz olması amacıyla alan planları, çizimleri ve fotoğraflarıyla birlikte verilmişlerdir. Ur Krallık Mezarlığı (Sir Leonard Woolley tarafından bulunmuştur), Zigguratlar (Mezopotamya’nın ünlü tapınak kuleleri) ve Babillilerin bilim ve matematiğe katkılarının da içinde olduğu çok çeşitli önemli konu özel bölümler biçiminde sunulmuştur. Kitap bir teknik ve diğer terimler sözlüğü içermekte, kronolojik cetvel, kaynakça, atlas ve dizin gibi yararlı başvuru bölümleri bulunmaktadır.
Michael Roaf Irak’taki İngiliz Arkeoloji Okulu’nun müdürlüğünü yapmıştır (1981-85) ve Berkeley’de Kaliforniya Üniversitesi Yakın Doğu Araştırmaları Kürsüsü’nde doçenttir. Bütün Yakındoğu’da kazılarda çalışmış, Bahreyn ve Irak’taki kimi kazıları yönetmiştir. İran, Türkiye ve Ürdün’de çok sayıda arkeolojik geziye rehberlik yapmış, birçok bilimsel dergide makaleleri yayımlanmıştır. Sculptures and Sculptors at Persepolis (Persepolis’te Heykeller ve Heykeltraşlar) ve (A. Northedge ve A. Bamber ile birlikte yazdıkları) Excavations at Qalat Ana, 1981-1982 (Kalat Ana’da Kazılar, 1981-1982) adlı yapıtları bulunmaktadır.
Kitabın Adı | Mezopotamya ve Eski Yakındoğu |
ISBN | 9789754705164 |
Yayın No | İletişim |
Dizi | Atlaslı Büyük Uygarlıklar Ansiklopedisi |
Alan | Tarih, Popüler Kültür, Antropoloji |
Sayfa | 238 sayfa |
En | 240 mm |
Boy | 300 mm |
Ağırlık | 1229 gr |
Perakende Satış Fiyatı | 41,67 TL |
Baskı | 1. baskı - Ocak 1996 |
Yazar | Michael Roaf |
Çeviren | Zülal Kılıç |