Arthur Koestler

5 Eylül 1905’te Budapeşte’de doğdu. Ticaretle uğraşan babası Birinci Dünya Savaşı’nda iflas edince aile Viyana’ya göç etti. 1922’de Viyana Politeknik Üniversitesi’nde mühendislik öğrenimi görmeye başladı, ancak okul harcını ödeyemediği için okuldan ayrılmak zorunda kaldı. 1926’da çalışmak üzere Filistin’e gitti. 1927’de Berlin’e gelerek Revizyonist Parti sekreteri olarak çalışmaya başladı. Çeşitli gazeteler için Ortadoğu muhabirliği yaptı. 1931’de Almanya Komünist Partisi’ne üye oldu. 1936’da İspanya İç Savaşı’nda gazeteci olarak gözlemde bulunmak amacıyla Franco’nun merkezini ziyaret etti. 1937’de İspanya’da milliyetçiler tarafından yakalanarak ölüm cezasına çarptırıldı. Sistem yanlıları tarafından rehin alınmış önemli bir şahısla takas edilerek kurtuldu. Burada yaşadıklarını Dialogue with Death (Ölümle Diyalog) kitabında anlattı. 1937 yılında İspanya’da Ölüm Güncesi isimli otobiyografik bir kitap yayımladı. 1938’de Komünist Parti’den istifa etti. Aynı sene Gladiators’ı (Gladyatörler) yazdı. İkinci Dünya Savaşı sırasında toplama kampına gönderildi ve 1940’ta İngiliz hükümetinin baskısıyla serbest bırakılana kadar burada kaldı. 1941’de en çok tanınan eseri Gün Ortasında Karanlık yayımlandı. Aynı yıl, Scum of the Earth (Ayaktakımı) isimli otobiyografi kitabı yayımlandı. Savaştan sonra İngiltere’ye yerleşti. 1942’de İstihbarat Bakanlığı’nda propaganda yayınları ve filmleri üzerine çalışmaya başladı. Bu sırada Geliş ve Gidiş’i yazdı. 1944’te The Times adına Filistin’e gitti ve Thieves in the Night (Gece Hırsızları) için malzeme topladı. 1948’de ABD’ye gitti. Dönüşünde, yeni kurulan İsrail devleti ile komşu Arap ülkeleri arasında çıkan savaşı izlemek üzere gazeteci olarak İsrail’de bulundu. İki bölümden oluşan otobiyografi eserlerinden, 1905-1931 yıllarını anlattığı Arrow in the Blue: The First Volume of an Autobiography (Hüzündeki Ok: Bir Biyografinin İlk Cildi) 1952’de; 1932-1940 yıllarını konu alan The Invisible Writing: The Second Volume of an Autobiography (Görünmez Yazı: Bir Biyografinin İkinci Cildi) 1954’te yayımlandı. Bu sırada uzun süredir beklediği İngiliz vatandaşlığını aldı. 1960’ta prestijli bir edebiyat kurumu olan Royal Society of Literature’a seçildi. Otobiyografi ve roman türlerinin dışında, 13. Kabile ve Uyurgezerler’in de aralarında olduğu otuzun üzerinde kurgu dışı eseri bulunan yazar, 1968’de Sonning Ödülü’ne layık görüldü. 1976’da Parkinson, 1980’de ise lösemi olduğu anlaşıldı. 1 Mart 1983’te Londra’daki evinde, eşiyle birlikte intihar ederek hayatına son verdi. Eşi Cynthia Koestler ile birlikte kaleme aldığı Stranger on the Square (Meydandaki Yabancı) isimli otobiyografi kitabı ölümünden sonra, 1984’te; 1934’te kaleme aldığı Die Erlebnisse des Genossen Piepvogel in der Emigration (Yoldaş Piepvogel’in Sürgünde Yaşadıkları) romanı ise 2013’te yayımlandı.