Şeylerin Masumiyeti

Özenle seçilmiş resim ve fotoğraflarla dolu bu kitapta, Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi’ndeki eşyalar üzerinden İstanbul’u ve kendi hayatını anlatmaya devam ediyor... Eski İstanbul taksilerinden kalabalık aile fotoğraflarına, ev ev gezen terzilerden gazino-sinema çevrelerine, Boğaz ve yalı kültüründen çay içmeye ve kahvede oturup kâğıt oynama alışkanlıklarına uzanan kitap, aynı zamanda Pamuk’un on beş yılda kurduğu ilginç müzenin hem hikâyesi hem de kataloğu.

Özenle seçilmiş resim ve fotoğraflarla dolu bu kitapta, Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi’ndeki eşyalar üzerinden İstanbul’u ve kendi hayatını anlatmaya devam ediyor... 

Eski İstanbul taksilerinden kalabalık aile fotoğraflarına, ev ev gezen terzilerden gazino-sinema çevrelerine, Boğaz ve yalı kültüründen çay içmeye ve kahvede oturup kâğıt oynama alışkanlıklarına uzanan kitap, aynı zamanda Pamuk’un on beş yılda kurduğu ilginç müzenin hem hikâyesi hem de kataloğu. Pamuk, Masumiyet Müzesi’nden yola çıkarak hazırladığı bu yaratıcı kitapta, eşyaların, manzaraların, gündelik hayatımızın tuhaf, göz kamaştırıcı ve sıradan ayrıntılarında yeni anlamlar keşfediyor.

1952’de İstanbul’da doğdu. Cevdet Bey ve Oğulları ve Kara Kitap romanlarında anlattığına benzer kalabalık bir ailede, Nişantaşı’nda büyüdü. Otobiyografik kitabı İstanbul’da anlattığı gibi çocukluğundan yirmi iki yaşına kadar yoğun bir şekilde resim yaparak ve ileride ressam olacağını düşleyerek yaşadı. Liseyi İstanbul’daki Amerikan lisesi Robert Kolej’de okudu. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde üç yıl mimarlık okuduktan sonra, mimar ve ressam olmayacağına karar verip okulu bıraktı ve İstanbul Üniversitesi’nde gazetecilik okudu. Pamuk, yirmi üç yaşından sonra romancı olmaya karar vererek başka her şeyi bıraktı ve kendini evine kapatıp yazmaya başladı. İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları 1982’de yayınlandı ve Orhan Kemal ve Milliyet Roman Ödülleri’ni aldı. Pamuk ertesi yıl Sessiz Ev adlı romanını yayınladı ve bu kitabın Fransızca çevirisiyle 1991’de Prix de la Découverte Européene’i kazandı. Venedikli bir köle ile bir Osmanlı âlimi arasındaki gerilimi ve dostluğu anlatan romanı Beyaz Kale (1985), pek çok dile çevrilerek Pamuk’a uluslararası ününü sağlayan ilk romanı oldu. Aynı yıl karısıyla Amerika’ya gitti ve 1985-88 arasında New York’ta Columbia Üniversitesi’nde “misafir âlim” olarak bulundu. İstanbul’un sokaklarını, geçmişini, kimyasını ve dokusunu, kayıp karısını arayan bir avukat aracılığıyla anlatan Kara Kitap’ı 1990’da Türkiye’de yayınladı. Fransızca çevirisiyle Prix France Culture Ödülü’nü kazanan bu roman, geçmişten ve bugünden aynı heyecanla söz edebilen bir yazar olarak Pamuk’un ününü hem Türkiye’de hem de yurtdışında genişletti. 1991’de, Pamuk’un Rüya adını verdiği bir kızı oldu. 1994’te, esrarengiz bir kitaptan etkilenen üniversiteli bir genci hikâye ettiği Yeni Hayat adlı şiirsel romanı yayınlandı. Osmanlı ve İran nakkaşlarını, Batı dışındaki dünyanın görme ve resmetme biçimlerini bir aşk ve aile romanının entrikasıyla hikâye ettiği Benim Adım Kırmızı adlı romanı 1998’de yayınlandı. Bu kitapla Fransa’da Prix du Meilleur Livre étranger, İtalya’da Grinzane Cavour (2002) ve İrlanda’da International Impac-Dublin (2003) ödüllerini kazandı. 1990’ların ortasından itibaren Pamuk, insan hakları ve düşünce özgürlüğü konularında yazdığı makalelerle Türkiye devletine karşı eleştirel bir tavır takındı. Yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli gazete ve dergilere yazdığı edebi, kültürel makalelerden oluşturduğu geniş bir seçmeyi 1999 yılında Öteki Renkler adıyla yayınladı. “İlk ve son siyasi romanım” dediği Kar adlı kitabını 2002’de yayınladı. Kars şehrinde, siyasal İslamcılar, askerler, laikler, Kürt ve Türk milliyetçileri arasındaki şiddeti ve gerilimi hikâye eden bu kitap, New York Times Book Review tarafından 2004 yılının en iyi 10 kitabından biri seçildi. Pamuk’un 2003 yılında yayınladığı İstanbul, yazarın hem yirmi iki yaşına kadar olan hatıralarını aktardığı bir hatıra kitabı, hem de kendi kişisel albümüyle, Batılı ressamların ve yerli fotoğrafçıların eserleriyle zenginleştirilmiş, İstanbul üzerine bir denemedir. Kitapları 59 dile çevrilmiş olan, bütün dünyada on milyondan fazla satmış olan Pamuk, pek çok üniversiteden şeref doktorası aldı. Alman Kitapçılar Birliği tarafından 1950 yılından beri verilmekte olan, Almanya’nın kültür alanındaki en seçkin ödülü olarak kabul edilen Barış Ödülü, 2005’te Orhan Pamuk’a verildi. Ayrıca Kar Fransa’da her yıl en iyi yabancı romana verilen Le Prix Médicis étranger ödülünü aldı. Aynı yıl Prospect dergisi tarafından dünyanın 100 entelektüeli arasında gösterildi ve 2006 yılında Time dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri seçildi. American Academy of Arts and Letters’ın ve Çin Sosyal Bilimler Akademisi’nin şeref üyesi olan Pamuk, senede bir dönem Columbia Üniversitesi’nde ders veriyor. Orhan Pamuk 2006 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü alarak bu ödülü kazanan ilk Türk oldu. Pamuk 2008’de aşk, evlilik, dostluk, mutluluk gibi konuları bireysel ve toplumsal boyutlarıyla işlediği Masumiyet Müzesi adlı romanını; 2010 yılında ise çocukluğundan başlayarak hayatını ve edebiyatla ilişkisini eksen alan yazı ve röportajlarından oluşan Manzaradan Parçalar’ı yayınladı. Pamuk, 2009’da Harvard Üniversitesi’nde verdiği Norton derslerini 2011 yılında Saf ve Düşünceli Romancı adıyla kitaplaştırdı.

Kitabın Adı Şeylerin Masumiyeti
ISBN 9789750510366
Yayın No İletişim - 1748
Dizi Türkçe Edebiyat - 241
Alan Çağdaş Türkiye Edebiyatı
Sayfa 264 sayfa
En 190 mm
Boy 230 mm
Ağırlık 815 gr
Perakende Satış Fiyatı 51,00 TL
Baskı 1. baskı - Mayıs 2012
Yazar Orhan Pamuk
Editör Bahar Siber
Kapak Suat Aysu
Kapak Fotoğrafı Refik Anadol
Uygulama Hüsnü Abbas
Düzelti Işık Solmaz
Baskı Sena Ofset
Cilt Sena Ofset