17 Şubat 1903’te soylu bir ailenin çocuğu olarak Tahran’da doğdu. Tahran’da Fransız Lisesi’ni bitirdikten sonra 1925 yılında mühendislik eğitimi için Avrupa’ya gitti, bir süre Fransa ve Belçika’da yaşadı. Edebiyatla ilgisi ve ilk hikâyelerini kaleme alması da bu dönemde oldu. Dört yıl sonra Tahran’a dönen Sâdık Hidâyet, 1936’da bu sefer Hindistan’a gitti. Burada Pehlevice ve Sanskritçe öğrendi, Budizmle ilgili bazı metinleri Farsçaya çevirdi. Paris’te kaleme almaya başladığı Kör Baykuş’u ilk olarak Bombay’da, 1937’de el yazısıyla elli kopya bastırıp yakın dostlarına gönderdi. Kitap 1941’e kadar İran’da yayımlanmadı. Bu tarihte önce bir gazetede tefrika edildi, bir yıl sonra da kitap olarak basıldı. Ancak Kör Baykuş kısa süre sonra “sansürlü eserler” listesine alındı. Hindistan dönüşü bir süre İran’da memurluk ve tercümanlık yapan Hidâyet, dönemin sosyal ve siyasi havasından da rahatsız olarak 1950’de yeniden Paris’e gitti. 9 Nisan 1951’de kendisini havagazıyla zehirleyerek intihar etti. “Doğu’nun Kafka’sı” olarak nitelendirilen Sâdık Hidâyet, İran edebiyatında modern hikâyeciliğin öncülerindendir. Özellikle İran tarihine ve folkloruna meraklı olan Hidâyet, İran edebiyatını uluslararası edebiyatın bir parçası haline getiren yazar olarak kabul edilir. Başlıca eserleri: Kör Baykuş, Hacı Ağa (roman); Diri Gömülen, Üç Damla Kan, Alacakaranlık, Başıboş Köpek (hikâye); Sâsân’ın Kızı Pervin, Mâzyâr (oyun), Vejetaryenliğin Yararları, Dünyanın Yarısı Isfahan, Hayyam’ın Teraneleri, Kafka’nın Mesajı (araştırma-inceleme).