Pişman Değilim
Yazları Büyükada´da, Caddebostan ve Suadiye plajlarında, kışları Erenköy´deki köşkte, Kadıköy´de, Moda´da geçen mutlu bir çocukluk. Fethi Okyar´ın ve İsmet Paşa´nın özel kalem müdürlüğünü yapan babanın aileyi götürdüğü Ankara´da, genç Cumhuriyet´in yüksek bürokratlarının ailevi ilişkilerine yakından tanıklıklar. İsmet Paşa´yla, dönemin ileri gelen devlet adamlarıyla dostluklarla geçen rüya gibi günler, güzel bir evlilik.
TBMM Devleti (1920-1923)Birinci Meclis Döneminde Devlet Erkleri ve İdare
Türkiye tarihinin en “tartışmalı” meclisi olan ve Anadolu ihtilâlini başaran Birinci Meclis’te demokratik bir müzakere ve temsililik zemini vardı. “Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan bir dönemde” bile hükümet ve ordunun zaman zaman aşırıya kaçan uygulamalarının eleştirildiği Birinci Meclis’te, iktidar ve muhalefet arasında sertleşen tartışmalar yaşanmıştır.
Ardımdaki Yıllar
“Ardımda kalan yıllar, Türkiye’de demokrasi, hürriyet, insan hakları ve sosyal adalet için sürekli bir savaş veren iki insanla, annem ve babam, Sabiha ve Zekeriya Sertel’le beraber geçti. Polis devletinin baskısı yüzünden, onlarla beraber 1950’de yurtdışına çıkmak zorunda kaldıktan sonra, Doğu ve Batı Avrupa’nın değişik ülkelerinde yaşadım, değişik üniversitelerde okudum, değişik sosyal rejimler, yaşantılar gördüm. Kısacası çok gezdim, çok gördüm, gördüklerim üzerinde düşündüm.”
Başkent Gölgesinde İstanbul
“Ahmet İsvan’ın bu kitabı, aslında iki kitap.
Bir kere, bir roman: “Ütopya” dediğimiz ulaşılamaz şeyin bal gibi ulaşılabilir, gerçekleştirilebilir olduğunun romanı. İstanbul gibi zıvanadan çoktan çıkmış bir metropolün; dürüstlük, adalet ve hukuku elden bırakmadan bal gibi yönetilebileceğini, yönetildiğini anlatıyor bu roman.